Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2734 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11789 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Ankara 17. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/04/2012NUMARASI : 2009/286-2012/190Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı V.. A.. vekili ve davalı E.. M.. vekili temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacılar vekili, davalıların işleteni-sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu kazada müvekkillerinin desteğinin hayatını kaybettiğini ileri sürerek, toplam 60.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 116.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile toplam 36.037,41 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 38.500,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi maddi tazminattan sorumlu olmak üzere davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili, davalı V.. A.. vekili ve davalı E.. M.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı V.. A.. vekili ve davalı E.. M.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun 47.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Dava konusu olayda, olayın meydana geldiği tarih, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacı eş ve çocuklar için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı bir nebze hafifletebilmek için adalete uygun düşmemektedir.SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı V.. A.. vekili ve davalı E.. M.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.877,95 TL kalan harcın temyiz eden davalılar V.. A.. ve E.. M..'den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.