Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2704 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15450 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın karıştığı trafik kazasında, araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinin oğlu ...'nın vefat ettiğini, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkillerine 27.042,00 TL destek tazminatı ödendiğini ancak yapılan ödemenin eksik olduğunu ileri sürerek, 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, 03.08.2011 kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 21.061,00 TL'na arttırmıştır.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davanın kabulü ile davacı ... için 10.506,00 TL, davacı ... için 10.555,00 TL maddi tazminatın, 26.10.2011 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davalı vekili, savunmalarında desteğin yolcusu olduğu motosikletin sürücüsü ...'nin sürücü belgesinin bulunmadığını, desteğin hatır için taşındığını ve olay esnasında desteğin kask takmadığını tüm bu nedenlerle tazminatın azaltılması veya kaldırılması gerektiğini savunmuş, Mahkemece davalı vekilinin savunması üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.Dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK 44.maddesinde "mutazarrır olan tarafın zarara razı olması yahut kendisinin fiilinin zararın ihdasına veya tezayüdüne yardım etmesi veya zararı yapan şahsın hal ve mevkiini ağırlaştırılması durumunda hakimin zarar ve ziyan miktarını tenkis yahut zarar ve ziyan hükmünden sarfınazar edebileceği" düzenlenmiştir.Öğretide hatır taşıması konusunda bir kavram birliği olmadığı gözlemlenmekte, ancak "hatır için ücretsiz taşıma" ve "aracı hatır için ücretsiz kullandırma" tamlamalarının benimsendiği görülmektedir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK'nın 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan sözedebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının sözkonusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenceden indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından sözedilemeyecektir. Hakim, tazminattan mutlaka belli bir oranda indirim yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.Mahkemece, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması, BK'nın 43. madde hükmüne göre tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı karar yerinde tartışılması, sonucuna göre hüküm tesisi gerekmektedir.3-Mahkemece yargılama sırasında makine mühendisi bilirkişiden alınan kusur raporunda, motosiklet sürücüsü İsa'nın %100 kusurlu olduğu bildirilmiş, mahkemece bu kusur oranı esas alınarak tazminata hükmedilmiştir. Ceza yargılamasında alınan ...ce düzenlenen raporda ise sanık sürücü asli derecede, yolcu destek ... ise kask takmadığı için tali derecede kusurlu bulunmuştur. Davalı vekilinin desteğin kask takmamasının zararın doğması ve artmasında etken olduğunu savunmuş olması karşısında mahkemece, desteğin kask takmamasının tazminattan indirim sebebi olarak kabul edilip edilmeyeceği üzerinde de durularak bu hususta bir değerlendirme yapılmaması da doğru görülmemiştir.4-Desteğin yolcusu olduğu motosiklet sürücüsü ...'nin, destekle arkadaş oldukları ve sürücünün sürücü belgesinin bulunmadığını dosya içeriğinden anlaşılmasına göre, sürücü belgesi bulunmayan kişinin aracına binmekle desteğin zararın doğmasına veya artmasına etken olup olmadığının karar yerinde tartışılması, Mülga 818 sayılı BK 44.maddesi hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekirken bu hususun da göz ardı edilmesi isabetli değildir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.