Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 259 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 15768 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... şirketi vekili ve davalı ... mirasçıları vekili ve katılma yolu ile davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak içinde bulunduğu, davalıya trafik sigortalı araçtan inmek istediği sırada aracın ani olarak hareket etmesi ile düşerek yaralandığını, kaza ve sonrasındaki tedavi sürecinde büyük sıkıntılar yaşadığını, davalı gerçek kişilerin aracın malik ve sürücüsü olduklarını, diğer davalı ...nın ise 6111 S.K.nun 59 ve Geçici 1. maddeleri kapsamında sorumlu olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak sağlık kurumlarına müvekkili tarafından sağlık ve durumuna ve tedaviye ilişkin olarak ödenmek zorunda kalınan 19.650,43 TL’nin tüm davalılardan, yapılan ödemeler dışında ambulans ücretleri ve yatak alınması nedeniyle ödenen 1.990,00 TL’nin davalı ... şirketi ile davalı gerçek kişilerden, müvekkilinin işgöremezliği nedeniyle 1.000,00 TL’nin davalı ... şirketi ile davalı gerçek kişilerden, bakıcı gideri olarak 1.000,00 TL’nin davalı ... şirketi ile davalı gerçek kişilerden, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı gerçek kişilerden olay tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 21.11.2014 tarihli dilekçesiyle, geçici ve sürekli işgöremezlik zararına yönelik talebini 16.020,77 TL, bakıcı giderini 5.794,54 TL olarak artırmıştır.Davalı ... vekili, müvekkilinin araç maliki olarak gözükmesine rağmen aracın diğer davalıya uzun süreli araç kira sözleşmesi ile kiraya verilmiş olması nedeniyle müvekkilinin işleten sıfatının kalktığını, bunun yanında, kazada araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, yapıldığı iddia edilen tedavi masraflarının fahiş olduğunu, iş göremezlik oranının belirlenmesi gerektiğini, manevi tazminat miktarının da fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, kazada davacının kusurunun daha fazla olduğunu, davacının sağlık durumuna göre talebinin fahiş olduğunu, gerçek zarar miktarının da belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ...vekili, davacının kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, maluliyeti ve zarar miktarının belirlenmesi gerektiğini, temerrütleri bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalının %75 kusuruna göre 15.915 TL tedavi ve ulaşım gideri (davalı ... şirketinin bu miktarın 1.177,50 TL’sinden sorumlu olduğu), 16.020 TL iş göremezlik tazminatının, 5.794 TL bakıcı giderinin, 5.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... şirketi vekili ve davalı ... mirasçıları vekili ve katılma yolu ile davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.1-) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin, davalı ... şirketi vekilinin ve davalı ... mirasçıları vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-) Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.25/02/2011 tarihinde yürürlüğü giren ve 2918 sayılı yasanın 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın "Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı" ve Yasanın geçici 1.maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59 uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği" öngörülmüştür.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1.maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.Sigorta poliçesinde belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır, sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk "Sosyal Güvenlik Kurumu'na" geçtiğinden eldeki davada yasal hasım "Sosyal Güvenlik Kurumu" olması gerekir. Nitekim eldeki davada Sosyal Güvenlik Kurumu da taraf olarak gösterilmiş onun yönünden dava tefrik edilmiştir.Buna göre, 6111 Sayılı Yasa uyarınca yasa kapsamında kalan dava ve temyiz konusu “tedavi giderine” yönelik talebe ilişkin olarak mahkemece, "Sosyal Güvenlik Kurumu" davada tarafken tefrik edilmiş olmasına göre, tarafların bu tedavi giderlerine yönelik delillerinin toplanması, davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinden 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsam dışında ve Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğu dışında olanların belirlenerek bu tedavi giderlerinden hükmü temyiz eden davalı işleten ...’nin sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve hükmün bu davalı yararına bozulması gerekmiştir.3-) Mahkemece, davacının maluliyet oranının belirlenmesi hususunda alınan AÜ Tıp Fakültesi ... Ana Bilm Dalı Başkanlığının raporuna göre davacının %12,5 oranında daimi maluliyetinin bulunduğu kabul edilerek aktüer hesabı yaptırılmıştır. Oysa, hükme esas alınan maluliyet raporu kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" hükümlerine göre düzenlenmediğinden hükme dayanak yapılması mümkün bulunmamaktadır.O halde mahkemece, en yakın üniversitenin ... Anabilim Dalı Başkanlığı'ndan veya ... Şube Müdürlüğü'nden "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" hükümlerine göre davacının daimi işgücü kaybının tespiti yönünden rapor alınıp sonucu göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiş ve hükmün davalı ... şirketi ve davalı işleten Niyazi yararına bozulması gerekmiştir.4-) 2918 Sayılı KTK'nin 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın B.2 maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 işgünü olarak belirlenmiştir. Bu sebeple usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemez.Bu durumda mahkemece, davacı vekilinin davalı ... şirketine başvurularına 28.06.2012 tarihli ve 07.10.2011 tarihli yazılarıyla cevaben davacıdan istenen eksik belgelerin tazminatın ödenmesi için istenmesi elzem belgelerden olup olmadığı araştırılmalı; istenen belgelerin esaslı belgelerden olmaması halinde temerrüt faizinin ilk başvuruya cevap tarihi olan 07.10.2011 tarihine 8 iş günü eklenmek suretiyle bulunacak tarihten, şayet anılan belgeler elzem belgelerden ise davacı tarafından anılan belgelerin ibraz edilip edilmediği araştırılarak ibraz edilmemiş ise dava tarihinden itibaren davalı ... şirketinin temerrüt faizinden sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiş ve hükmün davalı ... şirketi ve davacı yararına bozulması gerekmiştir.5-) Bozma neden ve şekline göre ise, davacı vekilinin manevi tazminatın azlığına ve manevi tazminata hükmedilen faiz başlangıcına dair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer bulunmamaktadır.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... mirasçıları vekilinin, davacı vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... mirasçıları vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... mirasçıları vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminatın azlığına ve manevi tazminata hükmedilen faiz başlangıcına dair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...ye, davalı ... mirasçılarına ve davacılara geri verilmesine 19/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.