Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2572 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2455 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İzmir 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/12/2012NUMARASI : 2012/651-2012/535Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalı tarafa zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç ile kaza yapan desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı Mahperin için 90.000 TL, davacı Rumeysa için 10.000 TL, davacı Talha için 25.000 TL'den toplam 125.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, davacı Mahperin için 90.000 TL, davacı Rumeysa için 10.000 TL, davacı Talha için 25.000 TL'den toplam 125.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına (HGK'nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK'nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı, HGK'nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 esas,2013/74 karar sayılı ilamları uyarınca) göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. BK nun 45/2 maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Davacılara desteğin ölümü ile Bağkur tarafından peşin sermaye değerli ölüm aylığı bağlanmıştır.Kaza tarihide dikkate alındığında 1479 sayılı yasanın 63. maddesi uyarınca Bağ-Kur’a tanınan rücu hakkı gereği, bağlanan ölüm aylığının peşin sermeye değerinin tavan destekten yoksun kalma tazminatından mahsubu gerektiğinin düşünülmemesi isabetli değildir.SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 25.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.