Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2399 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 1514 - Esas Yıl 2008





Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı M.... A.... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacı vekili, davalılardan Ş...... U.... S..... ve F..... P....’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait olan taşınmazları diğer davalı M.... A....’a sattıklarını öne sürerek satış işlemine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir.Davalılardan F..... P.... ve Ş...... U.... S..... davanın reddini istemişler, diğer davalı M.... A.... cevap vermemiştir.Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların satışına ilişkin tasarrufun davacı alacaklının alacak ve ferilerinin toplamı ile sınırlı olmak üzere iptaline karar verilmiş, hüküm davalılardan M.... A.... tarafından temyiz edilmiş, temyiz istemi süresinde yapılmadığı gerekçesiyle mahkemece reddedilmiş, red kararı davalı M.... A.... tarafından temyiz edilmiştir.Davalı M.... A.... temyiz dilekçesinde gerek dava dilekçesinin gerekse mahkemenin gerekçeli kararının kendisine tebliğ edilmediğini, tebliğ mazbatalarındaki imzanın kendisine ait olmadığını ve tebligat yapılan adreste oturmadığını ayrıca kararın tebliğ edildiği tarihlerde İstanbul’da dahi olmadığını öne sürmüş ve mahkemeye imza sirkülerini ibraz etmiştir. Temyiz eden davalı M.... A....’un ibraz ettiği imza sirkülerindeki imzaları ile avukat S.... K....’a verdiği imzaların tebligat mazbatasındaki imzaların birbirinden farklı oldukları gözlenmektedir. İmza farklılığı konusunda bilirkişi raporu alınmamışsa da davalı M.... A....’un yargılama safhasında duruşmalara katılmamış olması, yine bildirilen adresinin davaya konu edilen taşınmazların bulunduğu adres olup dosyadaki bilirkişi raporunda da bu taşınmazların oturulabilecek durumda olmadığı ve ayrıca M.... A....’un tapudaki işlem sırasında gösterilen adresinin değişik olması nedeniyle davalı M.... A....’a yapılan tebligatın usulüne uygun yapılmadığı anlaşılmakla mahkemenin davalının temyiz isteminin reddine ilişkin 28.09.2007 tarihli kararının Bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilerek davanın esasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları icra takibine bağlı davalar olup, sonuçta verilen iptal kararı da icra takibindeki miktarla sınırlı tutulmaktadır. Bunun sonucunda da alacağın herhangi bir şekilde ödenmesi halinde davanın konusu kalmamaktadır. Somut olayda Sarıyer icra müdürlüğünün 2006/1967 sayılı takip dosyasına konu olan borcun hükümden sonra tamamen ödenmiş olduğu İcra dosyasındaki 26.12.2007 tarihli tutanaktan anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece, borcun ödendiğinin anlaşılması halinde dava konusuz kalacağından İİK'nun 281/3 maddesi göz önüne alınarak buna göre hüküm tesisi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.Davalılardan M.... A.... vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı M.... A....'a geri verilmesine 6.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.