Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2329 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1809 - Esas Yıl 2016
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili; davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu trafik sigortası bulunmayan aracın neden olduğu kazada desteğin öldüğünü belirterek 10.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davanın açıldığı tarih itibarı ile ...Adliyesinde müstakil bir asliye ticaret mahkemesi bulunmamaktadır. Yargılama sırasında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun 23.07.2015 tarihli kararnamesi ile ... de Asliye Ticaret Mahkemesi kurulmasına karar verilmiş olup 07.09.2015 tarihinde ....Asliye Ticaret Mahkemesi faaliyete geçmiştir. Mahkeme ise davada görevli mahkemenin Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5/4 maddesine göre "Asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder." İfadesi gereği bir yerde ayrı bir asliye ticaret mahkemesi bulunmaması durumunda o yer asliye hukuk mahkemesi ticari davalara da bakmakla görevlidir. Sonradan o yer de asliye ticaret mahkemesinin kurulması mahkeme kurulmadan önce asliye hukuk mahkemesinde açılan ticari davalarda görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 142. Maddesinde "mahkemelerin kuruluş görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir" yine Anayasanın 37. Maddesi "Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz" hükümlerini öngörmektedir.Hukuk Genel Kurulu'nun 19.04.2006 tarih 2006/11-58 esas 2006/228 karar ve yine Hukuk Genel Kurulu'nun 04.04.2007 tarih 2007/11-189 esas 2007/193 karar sayılı ilamlarında belirtildiği gibi her davanın açıldığı tarihte ki şartlara göre götürülmesi ve çözümlenmesi gerekir. Yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Böyle bir düzenleme varsa örneğin 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. Maddesinde "Aile mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde yargı çevresinde ve görev alana giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemelerine devredilir" düzenlemesi gereği bir yerde aile mahkemesi kurulması ile birlikte daha önce açılmış aile mahkemesinin görevine giren davalar aile mahkemesine devredilecektir. Ancak 6103 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'u incelendiğinde ticaret mahkemelerinin kurulmasından önceki açılan davalara bakacağı yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkeme davanın açıldığı tarih itibarı ile o yerde asliye ticaret mahkemesi bulunmadığından TTK 5/4 maddesi gereği bu davaya bakıp sonuçlandırması gerektiğinden mahkemenin davada asliye ticaret mahkemesinin görevli bulunduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.