Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2270 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16611 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik (ZMSS) sigortacısı olduğu aracın davacıya ait park halindeki araca çarparak araç hasarına ve değer kaybına sebebiyet verdiğini, zararın mahkemece tespit edildiğini ileri sürerek, 4.500,00 TL araç hasar bedelinin tüm davalılardan, 4.500,00 TL değer kaybı zararının ise sigorta şirketi dışındaki davalılardan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare; davalı sigorta şirketi hakkındaki davayı takip etmeyeceklerini bildirmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili ile diğer davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre, davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalılar hakkındaki davanın 1.855,00 TL araç hasar bedeli ve 3.000,00 TL değer kaybı zararı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı ve değer kaybı zararının tazmini istemine ilişkindir. 1-) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-) Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; a-) HUMK.nun 275 (HMK.md.266) ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir. Somut olayda davacıya ait araçta dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybının belirlenmesi teknik ve özel bilgiyi gerektiren konulardandır. Dosya kapsamından davacıya ait aracın yeni ve yüksek model bir araç olması nedeniyle dava konusu kazada bir değer kaybına uğrayacağı kuşkusuz olup, mahkemece bu konuda uzmanlığı belli olayan bilirkişiden alınan 05.10.2011 tarihli rapora yönelik olarak davacı vekilinin itirazı üzerine makine mühendisi bilirkişiden alınan 04.5.2012 tarihli rapor da benimsenmeyerek gerekçeli kararda açıklandığı üzere internet ortamında res'en yapılan araştırma sonucu değer kaybı yönünden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. O halde; mahkemece bu talep yönünden gerektiğinde dosyanın başka hasar uzmanı bilirkişiye tevdii ile aracın markası, modeli, yaşı, kaza tarihi itibariyle kilometresi ve diğer özellikleri birlikte değerlendirilmek suretiyle kazadan önceki (hasarsız) haliyle 2.el piyasa rayiç fiyatı ile kazada uğradığı hasardan sonra onarılmış haliyle 2.el piyasa rayiç fiyatı arasındaki fark olan değer kaybı zararının belirlenmesi, meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık yeni bir rapor alınması ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. b-) Öte yandan; araç zararı yönünden davalı ... tarafından 12.5.2010 tarihli duruşmada ibraz edilen ... nolu banka hesap özetinde belirtilen ... nolu hasar dosyasına davalı tarafından 12.1.2010 tarihinde 1.860,00 TL tutarında bir ödeme yapıldığı görülmekte olup, bu ödemenin davacının kendi kasko şirketinin davalıya rücuu sebebiyle yapıldığı muhtemeldir. Ödeme borcu söndüren nedenlerden olduğundan, mahkemece bu ödemenin dava konusu aracın hasarına ilişkin olarak davacının kendi kasko şirketi tarafından davacıya ödeme yapıldıktan sonraki rücusuna ilişkin olup olmadığı (ve ödemenin ekli hesap özetindeki hasar dosya numarası ile diğer bilgilere göre hangi sigorta şirketine, hangi sebeple yapıldığı) araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 09.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.