MAHKEMESİ :.........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı tarafa ait aracın sebebiyet verdiği kazada müvekkiline ait kamyonun hasarlandığını, davalı tarafın kusuru olduğunu belirterek 21.240,42 TL. tamir gideri ve 42.262,00 TL. iş kaybı zararı olmak üzere toplam 63.502,42 TL.'nin olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle (davalı sigortacı poliçe limitiyle sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı ... vekili, sigortalının kusuru oranında azami 22.500,00 TL. poliçe limitiyle sorumlu olduklarını, kusur ve zararın ispatının gerektiğini, müvekkiline sigortalı aracın minibüs davacı aracının damperli kamyon olduğunu, hasarların uyumsuz bulunduğunu, davacı aracının arkasında, sigortalı aracın önünde hasar olmadığını, minibüsün kamyona arkadan çarpması sonucu kamyonun ötelenemeyeceğini, tazminatın fahiş olduğunu, kazanç kaybının teminat dışında kaldığını, tespit raporunu kabul etmediğini, temerrüde düşmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı......... Temsilcisi ..., araçlarının minibüs, davacı aracının 20 tondan fazla ağırlığı olan damperli kamyon olduğunu, araçları en sağ şeritten seyrederken, davacı aracının en sol şeritten sağ şeride kendilerine ait aracın önüne girdiğini ve önünde seyredendava dışı beton mikser aracına çarptığını, kendi araçlarının duramayarak ön tamponu ile davacı aracının arkasından hafif şiddetle çarptığını, araçlarının sadece ön camının çatladığını, tamir edilmediğini, araçlarının davacı aracındaki hasarı meydana getirmeyeceğini, diğer davalının da bu nedenle zararı karşılamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı taraf, davacı aracına zarar verdiği iddia edilen aracın işleteni ve ZMSS şirketidir. Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Açılan somut davada davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigortacısı da bulunmaktadır. Sigorta hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu durumda Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle TTK'nun 4/1-a ve 5/1 maddeleri gereği dava ticari dava olup asliye ticaret mahkemesi görev alanı içinde bulunmakta olup mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.