Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2219 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14570 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili tarafından işyeri paket sigorta poliçesi ile sigortalanan, mobilya işi üzerine faaliyet gösteren işyerinin deposuna, 09.10.2009 tarihinde üst kattaki davalıya ait bulunan konuta ait tesisattan sızan suların zarar verdiğini, müvekkilinin sigortalısına toplam 75.484,37 TL ödeme yaptığını ileri sürerek, bu miktarın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, depodaki emtiayı 12 cm. yükseklikte paletler üzerinde muhafaza etmeyen ve su giderini faal halde bulundurmayan sigortalının % 95 oranında, davalı ... 'in % 5 oranında kusurlu olduğu gerekçesiyle 3.774,22 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmi??tir.2)Dava işyeri sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece alınan 10.11.2011 tarihli bilirkişi heyeti raporunda davalının %5 oranında kusuru olduğu belirtilmiştir. Davacının rapora yönelik kusur dağılımının belirsizliği hususundaki itirazı üzerine yeni oluşturulan bilirkişi kurulundan alınan 16.02.2012 tarihli raporda ise sigortalının 12 cm. yüksekliğinde palet kullanmaması nedeniyle %50 oranında, binayı yapan yüklenicinin kötü malzeme kullanması nedeniyle %25 oranında, dairenin ilk kullanıcılarının bakım-onarım yapmadığından %10 oranında, davalının %15 oranında kusurlu olduğu belirtildikten sonra davalının kusuru %5 üzerinden değerlendirilerek tazminat hesabı yapılmış, davacı vekilinin sigortalının kusur oranı %50 olarak belirtilmesine rağmen davalının sorumluluğunun %5 kusur oranı üzerinden hesaplanmasına yönelik itiraz üzerine aynı heyetten alınan 03.12.2012 tarihli ek bilirkişi raporunda sigortalının kusur oranının % 95, davalının kusur oranının % 5 olarak kabul edilmesinin hakkaniyete uygun olacağı yönünde bildirilen görüş, mahkemece kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, tüm raporlar birbirleri ve kendi içlerinde çelişkilidir. Bu halde mahkemece yeni bilirkişi heyetinden rapor alınarak sigortalının müterafik kusuru da değerlendirilerek belirlenecek kusuru dışında kalan kusurun BK’nun 58. maddesi gereğince davalı taşınmaz malikinin kusursuz sorumluğu dahilinde olacağı (davalı bina malikinin sorumluluğundaki kusurdan dolayı, varsa diğer kusurlulara rücu edebilmesinin mümkün olmasına göre) gözetilerek ve İşyeri Paket Sigorta Poliçesindeki "Sigorta konusu emtia zeminden asgari 12 cm. yükseklikte palet vb. koruyucular üzerinde muhafaza edilmelidir. Emtianın belirtilen şekilde muhafaza edilmemesi nedeniyle oluşacak dahili su hasarında azami 50.000 USD ile sınırlı olmak kaydıyla emtia sigorta bedelinin %2’si oranında tenzili muafiyet uygulanacaktır." şeklindeki muafiyet hükmü de değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kök rapor ile çelişkili bulunan 03.12.2012 tarihli ek bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 9.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.