Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 217 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12667 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :............Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, davalıların sürücüsü, maliki ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları araçların karıştığı kazada müvekkilinin yaralanarak daimi maluliyete uğradığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 100.000 sürekli iş göremezlik zararı ile davacı......... için 100.000 TL, davacı eş.......... için 50.000 TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında ödeme yapılmakla davalılar........... hakkında açtıkları davalardan feragat ettiklerini bildirmiş, ıslahla beraber 359.521 TL maddi tazminatın diğer davalılardan tahsilini talep etmiştir.Davalılar özetle davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı....... için belirlenen 359.521 TL maddi tazminatın davalılar .........., ..., ... ve ...'tan müteselsilen tahsiline-davalı....... dava, diğer davalıların kaza tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmasına-, davacı ....... için 20.000 TL, davacı...... için 15.000 TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ... ve ...'tan müteselsilen tahsiline, davalılar ......... Hakkında açılan davalıların feragat nedeniyle reddine, davalı .......... hakkında açılan manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, mahkemece uzman bilirkişilerce olaya uygun olarak tanzim edilen kusur ve maluliyete ilişkin raporların hükme esas alınmasında, ayrıca manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 56. Maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.Davalı destekten yoksun kalmadan ileri gelen somut zararı gidermek zorundadır. Bu nedenle tazminat hesabından önce zarar tutarını belirlemek gerekir. Bunan yanında amaç zarar görenin malvarlığındaki eksilmeyi giderme olduğuna göre, ölüm nedeniyle desteğini yitirenin elde ettiği çıkarlar varsa, bunların da zarar tutarından indirilmesi gerekir. Aksi halde zarar görenin malvarlığında olaydan önceki duruma göre bir artış meydana gelmiş olur. Buradaki amaç zarar gödenin malvarlığını zenginleştirmek değil, desteğini yitiren kişiye ölümden önceki yaşam düzeyini sürdürebilme olanağı tanımaktır. Somut olayda mahkemece alınan bilirkişi raporunda müteveffanın (destek) geliri hesaplanırken, davacılar vekilinin dava dilekçesinde ileri sürdüğü gibi aylık 2.000,00.-TL geliri olduğu değerlendirilerek bu miktar üzerinden tazminat hesabı yapılmış ise de, desteğin gelirinin belirlenmesinde yapılan araştırma yeterli olmadığı gibi yukarıdaki açıklamalara uygun olmayan soyut değerlendirmelerle gelir tespit edilmiştir. Öncelikle davacıların mirasçı oldukları gözönüne alındığında desteğin ölümü ile adına kayıtlı işletmeler yasal mirasçılarına geçecektir. Bu anlamda işletme kazanç getirmeye devam edeceğinden davacıların müteveffanın vefatından sonra da malvarlığında eksilme olmayacaktır. Bu gibi durumlarda, desteğin kişisel yetenek ve emeğinin şirket gelirine katkısı belirlenmeli ve bu miktar üzerinden destekten yoksunluk zararı belirlenmelidir. Bu bakımdan böyle bir davada gerçek zararın belirlenmesi için, desteğin gelirinin daha net kriterle ortaya konulması gerekmekte olup, açıklanan hususlar gözönüne alınarak uzman bilirkişiden yeniden bilirkişi raporu alınması gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Ayrıca yine tazminat hesabında pasif dönemdeki gelirin asgari ücret kabul edilerek bunun üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, pasif dönemde de gelirin aktif dönemdeki kadar kabul edilerek hesaplama yapılması da doğru görülmemiştir. Mahkemece bu hususlar gözetilerek yeniden rapor alınması için kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.01.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.