MAHKEMESİ :.........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı yetkisizlik nedeni ile davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacılar vekili, davacılar desteğinin, davalıya zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi ile sigortalı otobüsten düşerek yaşamını yitirdiğini belirterek davacı .... için 10.000,00 TL, davacı ..... için 4.000,00 TL tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli ...... Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasında kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.Kural olarak yetki, dava şartı olmayıp ilk itirazdır. Bu sebeple mahkeme yetkiyi kendiliğinden dikkate alamaz. Ancak, kesin yetki hâllerinde, davanın mutlaka yetkili mahkemede (veya mahkemelerde) açılması gerekir. Kesin yetki, görev gibi bir dava şartıdır. Kanunlarda kesin yetki olduğu anlaşılan hallerde de başka yerde dava açılamaz. Yetkinin kesin yetki olduğu bazen açıkça, bazen de maddenin düzenleme şeklinden anlaşılabilir. (Pekcanıtez-Atalay-Özekes, Medeni Usul Hukuku, B.12, Ankara 2011, s.127. 293). HMK’nın 15/2. maddesine göre, can sigortalarında sigorta ettiren, sigortalının veya lehtarın leh ve aleyhine açılan davalarda onların yerleşim yerindeki mahkeme, kesin yetkilidir. Buna göre, sigorta ettiren, sigortalı veya lehtar kendi yerleşimyerinde (ikametgâhında) sigorta şirketine karşı dava açabilir. HMK m.l5/2'deki özel (kesin) yetki hükmü, sigortalıları büyük bir ekonomik güce sahip olan sigorta şirketlerine karşı korumak amacıyla konulmuştur. Bu nedenle, sigorta sözleşmelerine HMK l5/2. maddedeki bu yetki hükmüne aykırı bir yetki şartı konulamaz; konulmuş ise bu yetki şartı hükümsüzdür. (Kuru-Arslan-Yılmaz, Medeni Usul Hukuku, B. 22, Ankara 2011, s. 145).Somut olayda, mahkemece, davalı şirketin merkezinin bulunduğu İstanbul ili mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş olup davacıların İstanbul ilinde ikamet etmedikleri dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, kamu düzenine ilişkin (özel) kesin yetki kuralı olması nedeniyle davaya bakmakla yetkili mahkemenin davacıların ikametgahı mahkemesi olduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.