MAHKEMESİ : Bodrum 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 01/03/2013NUMARASI : 2011/248-2013/71Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.12.2014 Salı günü davalı M.. A.. vekili Av. İ.. K.. geldi. Diğer davalı ve davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı M.. A.. vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı Çiğdem vekili, davalı borçlu Belgin aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını dava dışı Adil’e onun da davalı borçlunun eşinin, yeğeni olan Murat’a satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir.Davalı Murat vekili davanın reddini savunmuştur.Diğer davalı borçlu usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunmadığı ve satışların muvazaalı yapıldığının ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK'nin 277 vd maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötüniyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir (İİK md 282).Madde metninden de anlaşıldığı gibi davalı borçlu ile hukuki muvamekde bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Somut olayda taşınmazı ilk olarak borçludan satın alan ve davalı Murat’a devir eden A. P. davada taraf değildir. Taraf teşkili dava şartlarından olup taraf teşkili sağlanmadan davaya devam olunamaz. Bu nedenle adı geçen kişinin davaya dahil edilmesi, bildirdiği takdirde delilleri toplanarak hasıl olacak duruma göre bir karar verilmesi yerine taraf teşkili sağlanmadan davaya devam ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.12.2014 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.