MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 29/11/2012NUMARASI : 2012/181-2012/348Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın davacı idaresinde bulunan motosiklete çarpması sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı almak üzere 5.000 TL. maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, kazanın 3.5.2006 tarihinde meydana geldiğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece olay tarihinden itibaren zamanaşımı süresinin dolduğu, davacının şikayetçi olmaması nedeniyle cumhuriyet savcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğinden ceza zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 109. maddesinde Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüs??nü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir eylemden kaynaklanması durumunda ceza kanununun öngördüğü ceza zamanaşımının (sürücü, işleten veya diğer sorumlular için fark gözetilmeksizin) uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Dava konusu olay 3.5.2006 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 25.4.2012 tarihinde açılmıştır. Davalı sigorta şirketi vekili tarafından süresi içinde verilen cevap dilekçesi ile davanın süresinde açılmadığı belirtilerek zamanaşımı defi ileri sürülmüştür. Mahkemece olay tarihinden itibaren zamanaşımı süresinin dolduğu, hazırlık soruşturması sonucunda şikayet yokluğu nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğinden ceza zamanaşımı süresinin uygulanmayacağı belirtilerek dava reddedilmiştir. Ancak tazminat davalarında daha uzun süreli ceza davasına ilişkin zamanaşımının uygulanması için, haksız eylemin yalnızca suç niteliği taşıması yeterli olup ayrıca ceza kovuşturması yapılmış ve mahkumiyet kararı verilmiş olması şart değildir. Eylemin objektif olarak cezayı gerektiriyor olması yeterli olup ceza zamanaşımının uygulanması gerekir. Açıklanan nedenlerle olay tarihinde yürürlükte bulunan Ceza Kanununda düzenlenmiş zamanaşımı süresi dikkate alınarak davalının zamanaşımı definin reddi ile davanın esası hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.