Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18558 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22795 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 29/04/2014NUMARASI : 2013/400-2014/212Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili müvekkiline kasko sigortalı aracın, davalılardan S.. Y... Aliminyum Cephe Sis. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin maliki, Aksigorta A.Ş.’nin trafik sigortalısı, M.. A..’ın sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu hasarlandığını belirtip, sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalılardan tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı A.. A.Ş. vekili, hasar ile kazanın uyumsuz olduğunu belirtip, sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.Davalı S.. Y.. Aliminyum Cephe Sis. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı M.. A.. cevap vermemiştir.Mahkemece tüm dosya kapsamına göre davanın açılış tarihi olan 10.10.2013 gününde icra takibi hakkında durma kararı verilmemiş olduğu, takibin devam ettiği buna göre itirazın iptali davası açılması için gerekli şartların oluşmadığı anlaşılmakla davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu’nun 66. maddesinde genel haciz yolu ile takipte müddeti içinde yapılan itirazın takibi durduracağı hükmüne yer verilmiştir. İcra müdürlüğünce müddeti içinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekmekte olup, icra müdürlüğünün buradaki işlemi itirazın geçerliliğini ve yürürlüğünü etkileyen bir işlem niteliğinde değildir. Somut olayda, icra takip dosyasında davalı borçlulara ödeme emirlerinin ayrı ayrı 31.10.2012, 19.10.2012 ve 22.10.2012 tarihlerinde tebliği üzerine davalı borçlular tarafından süresi içinde 05.11.2012, 24.10.2012 ve 23.10.2012 tarihlerinde borca itiraz edilmiş, icra takibinin durma koşulları oluşmuştur. İcra Müdürlüğünce itiraz tarihlerinde her bir borçlu için takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken gecikme ile 29.04.2014 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiş, mahkemece dava tarihi olan 10.10.2013 tarihinde icra müdürlüğünce icra takibi hakkında verilmiş bir durma kararı bulunmadığı için davanın reddine karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, dava tarihinden önce davaya konu icra takip dosyasında ödeme emirlerinin tebliği üzerine davalı borçlular tarafından süresinde yapılan borca itirazlar üzerine icra takibinin durdurulması koşullarının oluşması karşısında yargılamaya devamla sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.