Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18063 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12461 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Datça Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 07/03/2013NUMARASI : 2010/138-2013/91Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı ve borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı alacaklı vekili, borçlu Raif hakkında Denizli 5.İcra Müdürlüğünün 2009/4754 sayılı dosyasından takip başlattıklarını, borçlunun adına kayıtlı dava konusu taşınmazlarını davalı akrabası olana üçüncü kişilere devrettiğinen bu tasarrufların iptaline istemiştir. Davalı borçlu vekili,müvekkilinin annesinden intikal eden taşınmazları borçlarını ödeyebilmek için emlakçı vasıtası ile sattığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılar, davanın reddini alep etmişlerdir. Mahkemece, dava konusu 180 ada 3 parselin davalı borçlunun teyzesinin oğlu olan N.. Ö..'e yapılan satışın iptaline diğer 4 adet taşınmazın davadan önce davalı üçüncü kişiler tarafından dava dışı şahıslara satıldığı ve başahıslar aleyhine dava açılmadığından bahisle bu taşınmazlarla ilgili davanın reddine karar verilmiş karar davacı alacaklı ve borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı borçlu vekilinin tüm davacı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava konusu C.... köyü 157 ada 40 parsel, borçlu tarafından 31.01.2007 tarihinde borcun doğumundan sanra kardeşi Adem'e, 170 ada 62 parsel aynı gün eniştesi Mustafa'ya, 173 ada 38 parsel yine aynı teyzesinin oğlu Necmi'ye satılmıştır. İİK'nun 278/3 maddesine göre yakın akrabalar arasındaki tasarruflar bağışlama niteliğinde olacağından bu tasarruflar iptale tabidir. Ancak belirtilen bu taşınmazlar dava dışı 4.şahıslara satılmıştır. İİK'nun 283 maddesine göre bu şahısların kötü niyetli olduklarının ispatı halinde tasarrufun iptali aksi halde davanın bedele dönüşmesi gerekecektir.Yapılacak iş, bu taşınmazların satın alan 4.kişilerin davaya dahil edilerek kötü niyetli olup olmadıkları araştırılarak, kötü niyetli yani borçlunun durumunu bilebilecek şahıslar oldukları tesbit ve ispat edildiği takdirde bu davalı 4.kişiler yönündende tasarrufun iptaline karar verilmeli aksi halde ise İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca üçüncü kişinin malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekecektir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgulara dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı borçlu vekilinin tüm davacı alacaklı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 7.582,38 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı borçludan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı alacaklıya geri verilmesine 9.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.