Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 180 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15489 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine iliş olduğu,bu tür davaların yasanın 277.maddesi uyarınca elinde geçici veya kat'i aciz belgesi belgesi bulunan alacaklılar tarafından açılabileceği, aciz belgesinin varlığı davanın görülebilirlik koşulu olduğundan mahkeme tarafından res'en araştırılması gerektiği, somut olayda Mahkemece,...İcra müdürlüğünün 2008/2907 sayılı dosyası ile takip yapıldığı,takibin kesinleşmesinin ardından dosya alacağının tahsili amacıyla yapılan işlemler sonucunda borçlu davalı ...'nın haczi kabil malının bulunmadığının tespit edildiği,İİK 105.maddesi uyarınca haczi kabil mal bulunmadığı takdirde haciz tutanağının İİK 143.maddesindeki aciz vesikası hükmünde olduğu gerekçesiyle borçlunun aciz halinde olduğu kabul edilmiş ise de varılan sonucun dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun bulunmadığı,davacının borçlu aleyhine yaptığı takip dosyası mahkeme kararında belirtildiği gibi 2008/2907 nolu dosya olmayıp 2008/2017 nolu takip dosyası olduğu,takip dosyasında mevcut 20.3.2008 tarihli haciz tutanağından borçlu adına kayıtlı ... ... ... plakalı aracın haczedildiği,12.5.2008 tarihli haciz tutanağından da borçlunun evinde iştirak haczi yapıldığı ve her iki haciz tutanağında da borçlunun haczi kabil malı yoktur şeklinde bir tespite yer verilmediğinden anılan haciz tutanaklarının İİK 105 anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde olmadığı,takip dosyası kapsamından yukarıdaki hacizler dışında borçlu adına kayıtlı 7 araç ve 8 adet taşınmaz üzerinde davacı alacaklının hacizlerinin bulunduğu, borçlu adına kayıtlı sekiz taşınmazdan 5'in kıymet takdirinin yapıldığı ve 22.7.2008 tarihli bilirkişi raporundan borçluya düşen hisselerin değerinin 119,013 TL olarak belirlendiği,kalan 3 taşınmaz ile 7 araç yönünden ise kıymet takdirlerinin yapılmadığının anlaşıldığı,o halde davacı alacaklıya borçlu adına düzenlenmiş kat'i aciz belgesi sunması için makul bir süre verilmesi, kat'i aciz belgesi sunulduğu takdirde dava konusu tasarrufların iptaline aksi halde davanın önşart yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisinin isabetli görülmediği; HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait her hangibir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle,taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, somut olayda davacı alacaklı vekili tarafından 24.3.2008 tarihli dava dilekçesi ile davalı borçlu tarafından diğer davalıya 3.9.2007 tarihinde satışı yapılan ... .... Mahallesi .... ... Ada .... parsel ve .... mahallesi .... mevkili ... ada ... parsel nolu taşınmazlara ilişkin tasarrufların da iptali istendiği halde bu iki parsel yönünden olumlu olumsuz karar verilmemesinin kamu düzenine ilişkin HMK'nun 297/2 maddesine aykırılık teşkil ettiğinden hükmün temyiz edenlerinin sıfatına bakılmaksızın bu yönden de bozulması gereğine değinilmiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bozma ilamı gereğince, borçlu ile davalı ...'in kardeş olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK 278/3-1 madde gereğince bağışlama niteliğinde olup batıl olduğu, İİK 280. madde gereğince davalı ...'in davalı borçlunun kardeşi olması nedeniyle onun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu, satış bedelinin rayiç değer altında olması nedeniyle tasarrufun İİK 278/2. madde gereğince de iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu taşınmazlara ilişkin davalar arasındaki satış işlemlerinin iptaline, dava konusu taşınmazlar üzerinde davacıya cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine,davacı tarafından 12.3.2014 tarihli kat'i aciz belgesinin sunulmuş olmasına, davalı ...'in borçlu ile kardeş olması nedeniyle onun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle dava konusu tasarrufların İİK 280/1 madde gereğince iptale tabi bulunmasına göre, davalılar ... ve ... vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.485,74 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 13.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.