MAHKEMESİ :.....Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ........ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, davalının trafik sigorta şirketi bulunduğu, dava dışı şahsa ait araçta yolcu olarak bulunan.......'nın aracın tek taraflı trafik kazası sonucu yaralandığını, %18 maluliyeti nedeni ile davalı şirkete dava öncesi 11.01.2013 tarihinde başvuru yapılmış olup davalı şirket tarafından 19.02.2013 tarihinde davacıya 50.923,00 TL ödeme yapıldığını, Yonca'nın yaşı ve maluliyet oranı dikkate alındığında yapılan ödemenin düşük kaldığını belirterek 1.000,00 TL maluliyet tazminatının 21.01.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davacı vekili, 26.09.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 34.355,48 TL'ye yükseltmiştir.Davalı ....... vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile, 34.355,48 TL'nin 21/01/2013 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ......... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2)Dava tek taraflı trafik kazası nedeniyle araç içinde yolcu olarak bulunan davacının aracın trafik sigorta şirketinden maluliyet tazminatı istemine ilişkindir.“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen 818 sayılı Borçlar Kanununun 46. maddesinde (6098 sayılı TBK. Bedensel Zarar madde 54), bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Sözkonusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.Eldeki davada Ok Meydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi özürlü sağlık kurulu raporunda davacı Yonca'nın %18 oranında maluliyetinin bulunduğu bildirilmiş, mahkemece yukarıda anlatılan şekilde bir maluliyet araştırması yapılmamıştır. O halde,mahkemece Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden usulüne uygun,denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet (geçici ve sürekli) derecesi ve oranının, iyileşme süresinin belirlenmesi amacıyla rapor alınıp sonucuna göre maddi tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.3)Davalı sigorta şirketi kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. 2918 sayılı KTK'nın 99/1.maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigorta şirketinin tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir.Somut uyuşmazlıkta, davalı sigorta şirketine kazanın 11.01.2013 tarihinde ihbar edildiği anlaşıldığından davalı .... 24.01.2013 tarihinde temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerekirken 21.01.2013 tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2) ve 3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.1.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.