Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14707 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5642 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü, zorunlu taşımacılık ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu otobüsün tek taraflı kaza yapması sonucu, araçta yolcu olarak bulunan davacılar desteğinin vefat ettiğini belirterek belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, davacı baba .... ve davacı anne .... için 100.000,00'er TL, davacı kardeşler için ise 50.000,00'er TL manevi tazminatın davalılar......ve ...'dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacıların davalılara karşı açtığı maddi tazminat talepleri konusuz kaldığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına, manevi tazminat yönünden ise davacı ... yargılama sırasında vefat ettiğinden manevi tazminat kişiye bağlı bir hak oluşturduğundan manevi tazminat talebinin reddine, davacı anne ... yönünden manevi tazminat olarak 25.000,00 TL, davacı kardeş ... yönünden 10.000,00 TL, davacı kardeş ... yönünden 10.000,00 TL, davacı kardeş ... yönünden 10.000,00 TL olmak üzere toplam 55.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 07.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar .... ve ...'dan müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.Manevi tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez ( TMK. m. 25/4 ). Davacı ..., çocuğu olan desteği kaybetmesi nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davacı ..., yargılama safhasında, 14/05/2013 tarihinde vefat etmiştir. Bu durumda mahkemece, davacı ...'nın, manevi tazminata ilişkin haklarının mirasçılarına geçtiğinin kabul edilerek mirasçılarının davaya dahil edilip davaya devam etmeleri halinde sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 2-Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları da gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.