Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1455 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7044 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :.........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen kararının süresi içerisinde asıl davanın davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, müvekkillerinin yolcu olarak bulunduğu araca davalı Vahit'in sürücüsü ve maliki olduğu aracın çarpması sonucu müvekkillerinin yaralandığını belirterek ve mahalli kavşakta bulunan trafik ışıklarından sorumlu bulunan ...nü davalı göstererek davacı....... için 500,00 TL bakım ve tedavi gideri ve çalışamadığı süre için 500,00 TL ilerde sakat kalma ihtimali söz konusu olduğundan işgücü kaybı olarak maruz kaldığı bu kazanın kendisini manevi olarak yıprattığını, çocuğu ........ için manevi tazminat talebinde bulunduklarını, müvekkili ...'ın da vücudunun kalça kısmında kırıklar meydana geldiğini ve kendisinin de en az iki ay süre ile kendi imkanları ile tedarik ettiği özel yatakta yatacağını, 500.000 TL bakım ve tedavi masrafı talep ettiklerini, müvekkilinin ..... çalışmakta olup 750,00 TL aylık ücret almakta olduğunu, çalışmadığı süre içinde zararın söz konusu olduğunu, bu nedenle 1.000,00 TL işten güçten kalma, 500,00 TL sakat kalma riski olduğundan işgücü kaybı nedeniyle tazminat, 5.000 TL kendisi için, 5.000 TL kazada ağır yaralanan ve ameliyat ve tedavileri süren çocuğu ...... için manevi tazminat talep ettiklerini, müvekkilinin çocukları olan........'a velayeten 5.000 TL manevi tazminat, 500,00 TL bakım ve tedavi gideri , 500,00 TL işgücü kaybı nedeniyle tazminat talep ettiklerini, müvekkili ........'ın diğer müvekkili ...' ın annesi olduğunu bu davacı için de 5.000.000 TL manevi tazminat talep ettiğini belirtmiştir. Davalı vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre asıl davada davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine; 1.880,25 TL'nin kaza tarihi olan 29/05/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...'nden alınarak davacı ...'a ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 626,75 TL 'nin kaza tarihi olan 29/05/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...'dan alınarak davacı ...'a ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, 565,00 TL'nin kaza tarihi olan 29/05/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...'nden alınarak davacı ......'a ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, 189,00 TL'nin kaza tarihi olan 29/05/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...'dan alınarak davacı........'a ödenmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı ...'ın tedavi giderlerine yönelik talebinin feragat nedeni ile reddine, davacılardan ... ve ........'ın manevi tazminat talebinin reddine, davacılardan ..........'a velayeten ... ve ........ ile davacı.......'ın açmış oldukları davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2013 yılı için 1.820,00 TL'dir. Davacı....... hakkında verilen hüküm miktar itibari ile kesin nitelikte olup davalı vekilinin bu davacı hakkında verilen hükme dair temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahalli kavşakta bulunan trafik ışıklarından sorumlu bulunan davalı idarenin %75 oranından bulunan hizmet kusuru nedeni ile çift taraflı kaza sonucu yaralanan davacılar için davalı ... aleyhine açılan davada mahkemece, davanın esasına girilip karar verilmiş ise de, ... kamu tüzel kişisi olup, kamu hizmeti görmekle yükümlü bulunmaları nedeniyle kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. O halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak davalı ... aleyhine açılan bu davada adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle davalı ... yönünden dava dilekçesinin yargı yolu (görev) bakımından reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer yoktur. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz dilekçesinin davacı Feride yönünden reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 10/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.