MAHKEMESİ : Ödemiş 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/04/2013NUMARASI : 2012/391-2013/226Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı hakkında Beydağ İcra Müdürlüğünün 2010/76 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını,borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmaz üzerindeki lehine olana ipotekleri davalı Sait'e temlik ettiğinden bu temlike ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.Davalı davalı Sait vekili, borçlunun bankadan aldığı kredilere kefil olduğunu ve banka borcunu ödemek zorunda kaldığını haksız açılan davanın reddine savunmuştur.Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.Mahkemece, tasarrufun iptali davalarının koşullarından birininde kesinleşmiş gerçek bir alacağın varlığı olduğu, dava dayanağı takip dosyası ile ilgili olarak açılan menfi tesbit davası kabul edilerek kesinleştiğinden ortada gerçek bir alacak olmadığından bahisle davasının reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Dosya içeriğinden, dava dayanağı takibin 118.733,27 TL lık alacak için başlatıldığı, borçlu tarafından açılan Ödemiş 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/387 Esas 2013/110 Karar sayılı menfi tesbit davası sonucunda borçlunun takip dosyasındaki borcun 20.000,00 TL lık kısmı yönünden bdrçlu olmadığının tesbitine karar verilmiş kalan 98.733.27 TL borç kesinleşmiştir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak menfi tesbit davası sonucu bakiye kalan alacak yönönden esasa girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı alacaklıya geri verilmesine 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.