Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1421 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6378 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, 04.09.2010 tarihinde davalı sürücü ... idaresindeki ........ plakalı araç ile ....... Karayolu ........kavşağında yolda bulunan biber çuvalını almak isterken müvekkili görevli trafik polisine çarpması sonucu bacağında kırık oluştuğunu, müvekkilin kusurunun olmadığını belirterek 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın 04.09.2010 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasında cismani zarardan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira MK'nin 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.