MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili özetle; müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan ....... plakalı sürücü ....... idaresindeki araç seyir halinde iken kanalizasyon kapağına aracın çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kendi sigortalısına hasar için ödeme yaptıktan sonra ödenen tazminatın rücu edilmesi için..... icra müdürlüğü'nün 2012/9069 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ödeme emrine itiraz edildiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belediyelerin haksız fillinden kaynaklı 15.742,35TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili özetle; müvekkili belediyenin husumet ehliyeti olmadığını, kazanın olduğu yerin ....... belediyesi sınırlarında olduğunu, müvekkili belediyenin olayda herhangi bir kusurunun olmadığını, davanın adli yargıda değil idari yargıda açılması gerektiğini, yargı yolu itirazlarının kabulü ile görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-)Dava, kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak itirazın iptali şeklinde açılan açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.Davaya konu olayda, araç trafiğine mahsus yolda gerekli düzenlemelerin yapılmamış olmaması nedeniyle kazanın meydana geldiği iddiası ile davalı aleyhine husumet yöneltilmiştir.Görev konusu, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden (re'sen) dikkate alınması zorunludur.Belediyeler de içerisinde bulunduğu kamu tüzel kişileri, kamu hizmeti görmekle yükümlü bulunmaları nedeniyle kamu hizmetleri sırasında verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Kamu tüzel kişilerinin, yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.2015 tarih ve 2015/17-731, 2015/2366 K. (ve 5 adet emsal dosya) sayılı kararı ile de; "davalının hizmet kusuruna dayalı zararın tazmini için açılan eldeki davanın bir tam yargı davası olması nedeniyle davada idari yargı mercileri görevli olduğundan yerel mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır." denilmek suretiyle hizmet kusuruna dayanılarak açılan davalarda idari yargının görevli olduğu belirtilmiştir.O halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak ... aleyhine açılan bu davada adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle dava dilekçesinin yargı yolu nedeniyle usulden reddine hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi yerinde görülmemiştir.2-)Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 09/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.