Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1343 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9885 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :.........Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu ...'nın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı üç adet taşınmazı 20.1.2012 tarihinde kardeşi davalı ...'ya sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı borçlu ... vekili,Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, müvekkilinin aciz halinde olmadığını, dava konusu taşınmazları müvekkilinin bankalara olan borçlarının ödenmesi karşılığı davalı.......'a satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, borçlu adına kayıtlı onaltı taşınmaz ve araç olduğundan aciz hali bulunmadığını borçluya ait şirketin banka borçlarına müvekkili kefil olduğundan ve bu borçlar nedeniyle 1.162.000 TL ödeme yaptığından karşılığında da dava konusu taşınmazları aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalıların kardeş olması nedeniyle dava konusu tasarrufların bağış hükmünde olduğu, mutad dışı ödeme ve devirlerin muvazaalı olduğu, davalı 3.kişinin, borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle davanın kabulüne, davacının dava konusu takip dosyasına konu alacağının tahsili için davalı ...'nın Bursa Nilüfer Balat Mahallesi 4174 ada 6 parsel B Blok 1 ve 2 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazını haciz ve satış isteyebilme izini verilmesine, dava konusu A Blok 5 nolu bağımsız bölüm 3.kişi Ufuk Uygar'a adına kayıtlı olduğundan bu taşınmaz ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, borçlu hakkında düzenlenmiş 7.3.2013 tarihli kati aciz belgesi bulunmasına, davalıların kardeş olması nedeniyle dava konusu tasarrufların İİK'nun 280/1 madde gereğince iptale tabi bulunmasına ve mahkemenin görevli olmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava konusu 5 nolu bağımsız bölüme ilişkin tasarruf İİK'nun 280/1 madde gereğince iptale tabi olup davalı 3.kişi taşınmazı elden çıkardığından İİK'nun 283/2 madde gereğince nakten tazminatla sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken dava dışı 4.kişi adına kayıtlı olması nedeniyle anılan bağımsız bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de bu husus temyiz edenlerin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.Anılan bağımsız bölüm yönünden dava reddedildiğinden kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına daha düşük olan aciz belgesindeki alacak miktarı üzerinden vekalet ücreti takdiri gerekirken vekalet ücreti verilmemesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 4.bendinin sonuna “Reddedilen 5 nolu bağımsız bölümle ile ilgili hesaplanan 17.030 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine “ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 9.2.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.