MAHKEMESİ : İstanbul 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/09/2012NUMARASI : 2007/60-2012/259Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar S. B. Tur. İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. AŞ ve MRH Tur. İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti ile İ.. D.., M.. D.., M.. D.. vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 14.10.2014 Salı günü davacı (temlik alan) K.. E.. vekili Av. Ş.. B.. ile davalılar S. B. Tur. İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. AŞ ve M. Tur. İnş. Taah ve Tic. Ltd. Şti vekili Av. A.. Ö.. ve davalı MRH Tur. İnş. Taah ve Tic. Ltd. Şti vekili Av. . davalılar İ.. D.., M.. D.. ve M.. D.. geldiler. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R-Davacı Adnan vekili ve temlik alan Kadir vekili, davalı borçlu K. Holding AŞ aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazlarını davalılara satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir.Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, taşınmazların satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu, satışların kısa aralıklarla yapıldığı ve borçludan sonraki maliklerin mal kaçırma kastını bildikleri ile satışların muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı M.Turizm İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. ve S.. B. Turizm İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. San. AŞ vekili, davalı İsmail Hakkı, davalı M.. D.. ve M.. D.. tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.İcra ve İflas Kanununu 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötüniyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları, üç grup altında ve İİK.nın 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak, bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar, sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır ( İİK.md.281 ). Bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir ( Y.H.G.K.25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı ). Genelde, borçlunun iptal edilebilecek tasarrufları, alacaklılarından mal kaçırılmasına yönelik olarak yapılan ivazsız veya aciz halinde yapılan tasarruflar ile alacaklılarına zarar verme kastıyla yapılan tasarruflardır.Somut olaya dönüldüğünde davaya konu taşınmazlardan.ada. parsel sayılı taşınmazın son malik olan S.. B. Turizm İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. San. AŞ.ye satış yapılmadan önce davalı R. Sağlık İnşaat Tur. San. ve Tic. AŞ elinde dört yılı aşkın bir süre kaldığı keza diğer dava konusu taşınmaz olan . ada .p sayılı taşınmazın da davalı F. Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. üzerinde iki yıldan fazla bir süre kaldıktan sonra davalı İsmail Hakkı’ya satıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda kısa aralıklarla satış yapıldığına yönelik mahkeme gerekçesinde isabet olmadığı gibi taşınmazların sonraki maliklere satışlarının borçlu Holding ile bağlantısı da kurulmuş değildir. Temyiz eden davalıların borçlu Holding’in alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden oldukları ispat edilemediğine göre tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin ya da sonraki kişilerin borçludan satın aldıkları malları elden çıkarmaları ve satın alan kişilerin de iyi niyetli olduklarının anlaşılması halinde İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşen davada üçüncü kişi ya da kişilerin dava konusu malları ellerinden çıkarttıkları tarihteki gerçek değer oranında bedelle sorumlu tutulmaları gerekir. Hal böyle olunca temyiz eden davalılar öncesindeki maliklerin (borçlu hariç) taşınmazları ellerinden çıkardıkları tarihteki gerçek değer ile davacı alacak ve ferilerini geçmemek üzere bedel ile sorumlu tutulmaları yerine yazılı ve yanılgılı gerekçeyle davanın tümden kabul edilmesi doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı M. Turizm İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. ve S.B.A B. Turizm İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. San. AŞ vekili, davalı İ. H., davalı M.. D.. ve M.. D.. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar M. Turizm İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti ve S.B.Turz. İnş. Eğit. ve Sağlık Hiz. San. AŞ'ye verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar İsmail Hakkı, M.. D.. ve M.. D.. yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı M.Turizm İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. ve S.B.A B. Turizm İnş. Eğitim ve Sağlık Hiz. San. AŞ, davalı İsmail Hakkı, davalı M.. D.. ve M.. D..'a geri verilmesine 14/10/2014 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.