Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 131 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8597 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :............Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, müvekkiline ait aracın 15.01.2012 tarihinde karıştığı kaza sebebiyle düzenlenen kaza tespit tutanağına göre müvekkilinin aracının sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, karşı araçta oluşan hasarın davalı zorunlu trafik sigorta şirketince ödendikten sonra 13.400,00 TL'nin rücuen 08.02.2013 tarihinde müvekkilinden icra kanalıyla haciz tehdidi altında tahsil edildiğini, kazayla ilgili sonuçlanan ceza davasında aldırılan ATK raporuna göre ise müvekkilinin aracının sürücüsünün kazada tali kusurlu bulunduğunu, değişen bu durum karşısında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ödediği 10.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, talep konusu uyuşmazlığın belirli olması, davacının anılan miktarı kendisinin bilip dilekçesinde belirtmesi ve buna rağmen kısmi dava açmasında hukuki yarar olmadığını, bu sebeple davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, ehliyet sahibi olmayan kişilerce kullanılan aracın zarar verdiği kişiye ödenen bedelin müvekkili tarafından sigorta ettirene rücu edilebileceğini, davacının ödemeyi haciz tehdidi altında değil, tamamen kendi özgür iradesiyle yaptığını, hukuk mahkemesinin ceza mahkemesinde belirlenen kusur değerlendirmesiyle bağlı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL'nin 08/02/2013 ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan istirdat istemine ilişkindir.HMK 266. ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda, konusunda uzman olduğu bilinmeyen sigorta hukukçusu bilirkişiden alınan ve araçta oluşan gerçek zarara ilişkin tespitte bulunmayan rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Davaya konu trafik kazasında davacıya ait aracın çarptığı dava dışı ..........plaka sayılı araçta oluşan gerçek hasar bedeli konusunda makine mühendisi bilirkişiden rapor aldırılmadan hüküm kurulmuştur. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda, mahkemece hasar hususunda alanında uzman bir makine mühendisi bilirkişiden, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak gerçek zararın belirlenmesi, davacı sigortalıya ait aracın sürücüsünün kusuruna isabet eden kısımdan davalı zorunlu trafik sigortacısının sorumlu tutulması suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.