Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13055 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11224 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/04/2013NUMARASI : 2009/35-2013/231Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacı Hatice vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R- Davacı vekili, davalıya trafik sigortalı aracın davacılardan Sebahattin ve Huriye'nin desteği olan Teksin'in sevk ve idaresinde iken meydana gelen tek taraflı kazada davacıların destekleri olan Teksin ve Selam'ın hayatlarını kaybettiklerini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı Sebahattin ve Huriye için 2.500'er TL, Hatice için 5.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 19.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini Sebahattin ve Huriye için 12.779,47'şer TL, Hatice için 16.407,55 TL'ye yükseltmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı Hatice'nin davasının kısmen kabulü ile 16.407,55 TL tazminattan 1/4 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak 12.305,67 TL; Sebahattin ve Huriye'nin davasının kabulü ile, ayrı ayrı 12.779,47 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı Hatice vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen aktüerya bilirkişisi raporunda belirtilen destek tazminatına ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına (HGK'nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK'nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı ilamları uyarınca) göre davalı sigorta şirketi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.Davalı sigorta şirketi vekili, bilirkişi raporuna itirazını içeren 27.07.2010 tarihli dilekçesinde davacı Hatice'nin desteği Selam'ın hatır için taşındığını, bu nedenle tazminattan indirim yapılması gerektiğini savunmuş; mahkemece, araçta Selam'ın misafir yolcu olması nedeniyle olayda hatır taşıması bulunduğu kabul edilerek davacı Hatice yönünden hesaplanan tazminattan 1/4 oranında takdiren indirim yapılarak bakiye miktara hükmedilmiştir.Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK'nın 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan sözedebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının sözkonusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenceden indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıması ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından sözedilemeyecektir. Hakim, tazminattan mutlaka belli bir oranda indirim yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Mahkemece, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları gözönüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması, BK'nın 43. madde hükmüne göre tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı karar yerinde tartışılması, sonucuna göre hüküm tesisi gerekmektedir.Somut olayda; müteveffa Teksin'in Ilgın sanayisinde oto tamirci dükkanının olduğu, Selam'ın Teksin'in dükkanında çalıştığı, işe birlikte gidip geldikleri yönündeki tanık anlatımları, kazanın Pazartesi günü sabah 06:15'de meydana geldiğini gösteren kaza tespit tutanağı ile birlikte değerlendirildiğinde, destek Selam'ın işe gitmek üzere Teksin'in aracına bindiği anlaşılmaktadır. Hatır taşımasından söz edebilmek için, taşımanın menfaat karşılığı olmaması gerektiğinden, mahkemece hatır taşımasının bulunduğu gerekçesiyle tazminattan indirim yapılmış olması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Y.. A... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı H.. Ç.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.562,23 TL kalan harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı H.. Ç..'e geri verilmesine, 30.9.2014 gününde üye .......karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.