Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12449 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15929 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Beykoz 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/05/2014NUMARASI : 2014/191-2014/322Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı ... plakalı aracın 06/04/2013 tarihinde davalının sürücüsü ve maliki olduğu .... plakalı aracın sebebiyet verdiği kaza sonucunda hasara uğradığını, kaza sonucu maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında davalı malik ve sürücünün asli kusurlu olarak kazaya %100 kusuru ile sebebiyet verdiği ve kaza esnasında alkollü olduğunun tepit edildiği, eksper tarafından yapılan hasar tespiti sonucu 5.148,00 TL hasar tazminatı ödendiğini, sigortalısına ödeme yapan davacının ödemiş olduğu tazminat bedelinin kazaya sebebiyet veren .. . plakalı araç sürücüsü ve maliki olan davalıdan rücu hakkı doğması nedeniyle davacının ödemiş olduğu 5.148,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, herhangi bir cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia ve savunmaya göre mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sigorta şirketi tarafından kasko sigorta sözleşmesi ile sigorta teminatı altına alınan aracın hasarlanması nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesi uyarınca davalıdan rücuan tahsiline ilişkindir.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E.37, K.9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticarî dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleri olarak kabul edilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.