Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1210 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 17707 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, kazanın davalının sigortalısı olan aracın tam kusuru ile meydana geldiğini, kazada müvekkilinin biricik kızını kaybettiğini, Gizem'in lise mezunu olup üniversite sınavlarına hazırlandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirlenecek maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında davacı vekili talebini 2.693,20 TL olarak ıslah etmiştir.Davalı ... şirketi vekili, davacıya davadan önce ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının talep edebileceği tazminatın 18.273,80 TL olarak hesap edildiği, muris .... alkollü sürücünün aracına bindiğinden %25 müterafik kusur düşüldüğünde bakiye zararın 13.705,35 TL kaldığı, davacıya davadan önce yapılan ödemenin güncellenmiş değeri olan toplam 13.580,60 TL düşüldükten sonra ise kalan bakiye zararın 124,75 TL olduğu, belirlenen bakiye tazminat miktarının davacı açısından vazgeçilmez miktarda olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı sitemine ilişkindir.Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalarda, aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, ../...- 2 -2014/177072017/1210davacıların her biri için destekten yoksun kalacakları sürenin ayrı ayrı belirlenmesi, raporun düzenlendiği en yakın tarih, bilinen dönem kabul edilerek ölenin bilinen gelirine göre davacıların gerçekleşen zararının ve sonraki bilinmeyen dönem için gelirin her yıl % 10 oranında artıp, % 10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması ve davacıların ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süreleri konusunda PMF-1931 tablosunun kullanılması gerekir.Öte yandan eğer davacıyada davacılar davadan önce bir ödeme almış iseler, sigorta şirketi veya güvence hesabı tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiş olacaklarından, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacı/davacılara yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir. Bütün bu hesaplamaladan sonra eğer somut olayda BK 43 te düzenlenen hatır taşıması, BK 44. maddede düzenelenen müterafik kusurun varlığı söz konusu ise her bir davacı için ayrı ayrı hesaplanan tazminatlardan en son müterafik kusur ve/veya hatır taşıması indiriminin yapılması gerekir. Somut olayda, davacının kazada yolcu olan kızı vefat etmiş olup;davacı babaya davadan önce davalı ... şirketi tarafından 12.201,80 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut 15.12.2013 tarihli aktüer raporunda davacı babanın kızının ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma zararı 18.273,80 TL olarak hesaplamıştır. Mahkemece, hesaplanan 18.273,80 TL tazminat üzerinden, araçta yolcu olarak bulunan muris Gizem'in alkolü sürücünün aracına binmesi nedeniyle müterafik kusuru bulunduğu gerekçesiyle %25 müterafik kusur indirimi yapılmış; bakiye zararın 13.705,35 TL olduğu belirtilerek bu rakam üzerinden de davacı babaya davadan önce davalı ... şirketi tarafından yapılan toplam 12.201,80 TL ödemenin güncellenmiş değeri olarak toplam 13.580,60 TL tenzil edildikten sonra bakiye zararın 124,75 TL olduğu ve belirlenen bakiye zararın davacı açısından vazgeçilemez miktarda olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak mahkemenin yaptığı bu hesaplama yöntem ve sırası, yukarıda açıklandığı üzere Dairemizin yerleşik ../...- 3 -2014/177072017/1210içtihatlarına uygun değildir. Bu halde Mahkemece öncelikle hesaplanan 18.273,80 TL tazminatın, davacıya davadan önce davalı ... şirketi tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş hali ile ulaşılan rakamın düşülmesi, bundan sonra bulunan rakam üzerinden müterafik kusur indirimi yapılması gerekirken, hesaplamaya ilişkin sıralama hatası yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 9.2.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.