MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın tefrikine ve kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacılar vekili, davalının sürücüsü ve maliki olduğu aracın davacı ...’ın yolcusu, davacı ...’ın sürücüsü ve maliki olduğu araca kusurlu olarak çarpması sonucu müvekkillerinin yaralandığını, tespit raporuna göre araçta 4.621 TL hasar ve değer kaybı olduğunu, ayrıca ticari aracın 15 günlük tamir süresi içerisinde kazanç kaybına uğradığını, davalının zorunlu trafik sigortacısının 2.058 TL hasar ödemesi yaptığını ancak hasarın daha fazla olduğunu, değer kaybı ve kazanç kaybı da olduğunu, müvekkillerinin yaralanması nedeniyle elem çektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL maddi tazminat ile her bir davacı için ayrı ayrı 2.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, kazanın oluşumunda davacı sürücü Hasan’ın tam kusurlu olduğunu, davacıların iddia ettiği yaralanmaların gerçek olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı ...'un davasının tefriki ile ayrı bir esasa kaydına, görev itirazının tefrikten sonra değerlendirilmesine, davacı ...'un davasının kısmen kabulü ile; 608,50.-TL maddi tazminatın 03/09/2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminattan fazla talep ile manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Davacılar vekili dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davacı ... için 3.000 TL maddi tazminat (hasar, değer kaybı ve kazanç kaybı) ile 2.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.Yargılama aşamasında mahkemece makine mühendisinden aldırılan bilirkişi raporunda davacıya ait araçta meydana gelen hasar, değer kaybı ve kazanç kaybı bedelinin 3.275 TL olduğu belirlenmiş, dava bilirkişi raporunda belirlenen miktara göre ıslah edilmemiş, ödeme ve kusur tenzili nedeniyle mahkemece davacı ... için 608,50 TL maddi tazminata hükmedilmiş, manevi tazminat istemi reddedilmiştir.HUMK.'nun 4/2 maddesinde, alacağın tamamının çekişmeli olması halinde, mahkemenin görevinin alacağın tamamına göre belirleneceği öngörülmüştür. Diğer yandan, görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, hakimin bunu yargılamanın her aşamasında re'sen nazara almak zorundadır.Somut olayda, dava edilen kısım alacağın son bölümü olmadığından, usulün anılan hükmü uyarınca, görev konusunun belirlenmesinde, alacağın tamamının göz önünde bulundurulması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı ... bakımından maddi zarar miktarının 3.275 TL olduğu, davacı ...’ın fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava dilekçesinde 3.000 TL maddi tazminat talep edip davayı bilirkişi raporunda belirlenen miktara göre ıslah etmediği, davacı ...’ın ayrıca 2.000 TL manevi tazminat talep ettiği gözetildiğinde, maddi ve manevi alacağın tamamının dava tarihi olan 2007 yılı itibariyle Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev sınırı olan 5.910 TL'nin altında kaldığı anlaşılmıştır. Bu itibarla, manevi zarar ile maddi zararın tamamı uyuşmazlık konusu olup belirlenen miktara göre, Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davacılar vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalıya geri verilmesine 27/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.