MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili; davacıların çocukları olan...’un, zorunlu trafik sigortası bulunmayan bir aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, davalıya yapılan başvuru sonucu davacılar için hesaplanan bedellerin düşük olması nedeniyle ödemenin kabul edilmediğini belirterek asıl davada toplam 20.000 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, birleşen davada ise toplam 12.000 TL’nın olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ....'un annesi için 6.131 TL, babası için 5.739 TL; ...'in annesi için 6.250 TL, babası için 6.947 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargıtay 11.HD'nin 27.04.2006 tarih 2005/4683 E, 2006/4791 K. sayılı ilamı ile asıl ve birleşen davada ayrı hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuş, diğer temyiz nedenlerinin incelenmesine gerek görülmemiştir.Mahkemece bozma ilamına uyularak; asıl davada toplam 20.000 TL, birleşen davada toplam 5.069,84 TL’nın 10.09.2003 dava tarihinden itibaren, yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargıtay 11.HD'nin 21.05.2008 tarih 2007/4776 E, 2008/6673 K. sayılı ilamı ile 25.09.2002 tarihli başvurunun davalıya tebliğ tarihinin ve gerekli belgelerin eklenip eklenmediğinin tespit edilmesi gerektiği, mahkemece, davacıların dava açmadan önce, davalıya yapmış olduğu başvurunun yönetmeliğin 13. ve 14. maddeleri kapsamında değerlendirilmesi ve davalının temerrüt tarihinin buna göre belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak davacılara çıkartılan 04.04.2003 tarihli belgede yönetmeliğin 13 ve 14. maddelerinde belirtilen belgelerin tamamının eklenmediği anlaşıldığından dolayı davalının temerrüd tarihinin dava tarihi olarak kabulünün gerektiği, mahkemece benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda hükmedilmiş olan tazminatın ferileri ile birlikte davacılara icra dosyasında ödenmiş olduğu, her iki tarafın kabulünde olduğu, temerrüt tarihi ve alacak miktarı değişmeyeceğinden dolayı konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargıtay 11.HD'nin 25.10.2011 tarih 2009/13199 E, 2011/14420 K. sayılı ilamı ile davalı tarafından davacılara hitaben yazılan 04.04.2003 tarihli yazıda, davacıların 25.09.2002 tarihli müracaatının değerlendirildiği ve belli edilen miktarda ödeme yapılması için bazı belgelerin istendiğinin açık olduğu, ancak, ilgili yönetmelikte aranmayan birtakım belgelerin ödeme yapılması için anılan yazıda istenmesinin davalının temerrüdünün ilgili yönetmelik çerçevesinde belirlenmesine engel teşkil etmeyeceğinin ilke olarak kabulü gerektiği; mahkemece, davalıya yapılan başvuruda ilgili yönetmelikte belirtilen belgelerin tümü ile eklenip eklenmediğinin, başka bir deyişle hangi belge ya da belgelerin eksik olduğunun kuşkuya yer bırakmaksızın denetime elverişli bir şekilde belirlenmesi, daha sonra davalının temerrüdünün anılan yönetmeliğin 13. ve 14. maddeleri kapsamında değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak Yönetmeliğin 13 ve 14. maddelerinde belirtilen belgelerden güvence hesabında 04.04.2003 tarihinde davacılar vekiline yazı yazıldığı, istenen belgelerin içeriği dikkate alındığında 5.sırada tazminata konu olay nedeni ile dava dosyasının adı numarası ve tarihinin istendiği, yönetmeliğin 13.a 2. maddesinde olayın mahkemeye intikal etmesi halinde mahkeme kararının istendiği, davacıların sadece iddianme örneğini eklediği oysa iddianame sonucu...Asliye Ceza Mahkemesinin 2002/99 E.-1159 sayılı kararı ile sanık olan Vechettin Yıldız'ın mahkumiyetine karar verildiği, karar tarihinin 27.12.2002 tarihi olduğu, davacıların başvurularında mahkeme kararının eklenmeyip bunun ... açısından yönetmeliğin 13. maddesi gereğince istenmesinin şart olduğu, bu eksikliğin tamamlanmadığı anlaşılmakla temerrüdün önceki kararda belirtildiği gibi dava tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, önceden verilen kararın yerinde olduğundan dolayı konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazası nedeniyle davalı ...’ndan tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlık davalının temerrüdünün hangi tarihte başka bir deyişle dava tarihinde mi yoksa ilgili yönetmeliğin 13.maddesi çerçevesinde mi oluştuğu noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, ceza kararının eklenmediği gerekçesiyle davalının temerrüdünün dava tarihinde oluştuğu sonucuna varılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliği 13. maddesine göre öncelikle olayla ilgili kaza tespit tutanağının bulunmasının şart olduğu, ölüm halinde hak sahibinin dilekçesi, olayın mahkemeye intikal etmesi halinde mahkeme kararı, ölüm raporu, ölenin mesleği ile gelir durumunu ve desteklik ilişkisini gösterir belge, hak sahiplerine Sosyal Güvenlik Kurumlarından gelir bağlanmış ise bağlama kararı ile bağlanan gelirin peşin değerini gösteren belge ve trafik kazası ile illiyeti gösteren istenecek diğer belgelerin başvuruya eklenmesi gerektiği belirtilmiştir.Davalının temerrüdünün Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliği 13.maddesi hükümlerine göre, ...’na başvuruda bulunurken anılan maddelerde ölüm ve yaralanma ile ilgili olarak bir takım belgelerin başvuruya eklenmesi zorunlu kılınmış ve Hesap tarafından bu belgelerin incelenmesi sonucu, koşulları oluştuğu takdirde tazminatın ödenebileceği öngörülmüştür. Bu bağlamda, davalı tarafından davacılara hitaben yazılan 04.04.2003 tarihli yazıda, davacıların 25.09.2002 tarihli müracaatının değerlendirildiği ve belli edilen miktarda ödeme yapılması için bazı belgelerin istendiği açıktır. Ancak, ilgili yönetmelikte aranmayan bir takım belgelerin ödeme yapılması için anılan yazıda istenmesinin davalının temerrüdünün ilgili yönetmelik çerçevesinde belirlenmesine engel teşkil etmeyeceğinin ilke olarak kabulü gerekir.Buna göre somut olaya bakıldığında davacıya yapılan 25.09.2002 tarihli müracaatta vekaletname, ölüm raporu, veraset ilamı, kaza tespit tutanağı, otopsi raporu, Nüfus kayıt örneği ve iddianamenin eklendiği; 29.01.2003 tarihli başvuruda da ifadeler, bilirkişi raporları ve 27.12.2002 tarihli ceza kararı eklendiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafın 25.09.2002 tarihli müracaatında sunduğu belgelerin Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliği 13. maddesi hükümlerine göre eksik olmadığı, davalının temerrüdünün buna göre değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönden eksik incelemeye dayalı olarak davalının temerrüdünün dava tarihi olarak kabulü doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacılara verilmesine 26/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.