Davacı ... ile davalı ......arasındaki dava hakkında, İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 12/06/2014 gün ve 2013/191 - 2014/198 sayılı hüküm, Dairemizin 30.10.2014 gün ve 2014/18856-2014/14705 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü; - K A R A R -Davacı vekili, davalının müvekkilinin aracının kasko sigortacısı olduğunu, müvekkilinin aracının 03.09.2012 tarihinde önde giden araçtan düşen cismin çarpması nedeniyle hasarlandığını, davalı tarafın kaza nedeniyle hasar bedelini ödemediğini ileri sürerek, 18.500,00 TL zararın 03.09.2012 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacıya ait araçta meydana gelen hasarın aracın yağsızlığına bağlı kullanım hatasından kaynaklandığı ve bu durumun kasko poliçesi genel şartları A.5.7 maddesi uyarınca, hasarın sigorta teminatı dışında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dairemizce verilen 30.10.2014 gün ve 2014/18856 – 2014/14705 sayılı onama kararında; davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine dosyanın yeniden yapılan incelemesinde;Somut olayda davacı, olay günü yolda seyir halinde iken önde giden araçtan düşen bir cismin çarpması sonucu aracında hasar meydana geldiğini ileri sürerek 18.500,00 TL zararının tazminini talep etmiştir.Davalı kasko sigorta şirketi, davacı sigortalısının rizikoyu ihbarının doğru olmadığını, sigortalı araçta olan 1.050,00 TL olan tampon-sis lambası-sis farı hasarının bu nedenle, diğer motor hasarının da yağsızlık sonucu oluşan kullanım hatasından kaynaklandığından teminat harici olduğunu savunmuştur.Kasko sigortası genel şartlarında sigortanın kapsamı olarak (A.I-b) "gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi yuvarlanması gibi kazalar..." olduğu belirtilmiştir.Genel şartların A.5.7 maddesinde de yağsızlık, susuzluk, donma, bozukluk eskime, çürüme, aslanma ve bakımsızlık nedeniyle meydana gelen zararlar teminat dışı bırakılmıştır. Yine B-1 maddesinde rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalı ve/veya sigorta ettirenin yükümlülükleri düzenlenmiştir.Ticaret Yasası 1409.maddesi (eski 1281.maddesi) hükmüne göre, sigortacı sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden zarardan veya bedelden sorumludur. Sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü sigortacıya aittir.Bu düzenlemelere göre mahkemece yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir.Davacı, 03.09.2012 tarihinde rizikonun gerçekleşmesinden sonra araçtaki hasarın tespiti için mahkemeden 14.01.2013 tarihinde talepte bulunmuş, 2013/4 Değişik İş dosyasında bilirkişi makine mühendisi........14.2.2013 günlü raporunda araçtaki tüm hasarın, seyir halinde iken önde giden araçtan düşen cisme çarpma sonucu meydana geldiğini bunun aksinin sigortacı belgelendirmesi gerektiğini belirtmiştir.Yine davalı sigorta şirketinin yaptırdığı araştırma ve inceleme sonucunda hasar dosyasına ekli sigorta eksperinin hazırladığı 25.5.2013 günlü raporda araç üzerinde oluşan hasarın seyir halinde iken sert bir cisme (kasa parçası vs.) çarpması sonucu olabileceği ancak motor bloğundaki hasarın bu darbe ile meydana gelemeyeceği görüşü edinilmiş olup denilmekle davalı sigorta şirketinin kendi incelemesi sırasında görüşüne başvurduğu bilirkişi Murat Zaimoğlu'na ait 12.12.2012 tarihli rapordan alıntı yapmıştır. Bu rapora göre ise araçtaki tampon-sis farı vs. hasarın yoldaki cisme çarpma sonucu oluşabileceği, ancak motor blokunun, dizel motoru olan aracın aşırı yüke (aşırı hız) binaen motordaki kompresyona bindirilmesi (yüksek hızlı haldeyken aniden vites küçültme) halinde motor elemanlarından biyel kolunun bloka çarpmasıyla meydana gelen motor arızasının "kullanım hatasından" kaynaklandığı açıklanmıştır. Görüldüğü gibi davalıya ait raporda "vites küçültme" kullanım hatası olarak gösterilmiştir.Hükme esas alınan [(2) makina müh-(1) sigortacı] 14.4.2014 havale tarihli raporunda ise aracın tampon-sis farı-sis farı çevresindeki hasarın cisim çarpması ile meydana geleceği, motor bloğundaki hasarın ise "yağsızlığa bağlı kullanım hatasından" meydana geldiği bildirilmiştir. Kullanım hatası olarak gösterilen sebepler farklıdır.Davacı vekili bu rapora karşı itirazlarını gösteren dilekçesini ibraz etmiş, yağ eksilmesi görüşüne katılmadığını tüm yataklarda sarma olmadığını, krank milininde sıkışıp kalması gerektiği şeklinde birçok yağsızlığa bağlı arızaların oluşabileceğini bu konularda ayrıntılı inceleme yapılmasını istemiştir.Öncelikle tüm tarafların kabulünde ve tüm raporlarda gösterildiği gibi, davacının aracı seyir halinde iken bir cisme (kasa vs.) çarpmış ön tamponu, sis farı ve sis farı çevresi hasarlanmıştır. Davalı sigorta şirketinin yaptırdığı incelemeye göre bu zararın miktarı 1.050,00 TL'dir. Yerel mahkeme motor bloğundaki hasarın yağsızlığa bağlı kullanım hatası olduğu genel şartlar A.5.7.maddesine göre teminat dışı olduğunu kabul ederken ön tampon-sis farı ve sis farı çevresinin hasarına neden hükmedilmediği kararda tartışılmamıştır. Sözü edilen bu hasarı dahi davalı sigorta şirketi kabul etmemekte ve davacının doğru ihbar mükellefiyetini yerine getirmediğini, çarptığı cismi aracından düşüren araçla ilgili şikayet yapmadığını ileri sürmektedir. Olayın meydana gelişi sigortaca aksi ispat edilemediğine göre, aşırı hızla seyir halinde iken önüne düşen cisme çarpma halinde sürücünün önünde giden araçla ilgili bilgileri alması hayatın olağan akışına uygun değildir. Bu neden ileri sürülerek "doğru ihbar mükellefiyeti" yerine getirilmedi denemez.Diğer yandan yukarıda açıklanan bilirkişi raporları hasarın nedenleri konusunda çelişkilidir. Özellikle davalı sigorta şirketinin görüşüne başvurduğu bilirkişi raporunda aşırı hızla seyrederken aniden vites küçültme sonucu motor bloğu hasarının oluşacağı açıklanmış bu açıklama biçimi davacının ileri sürdüğü ve seyir halinde iken cisme çarpma ve öncesinde hızlı seyir halinde iken çarpmaya engel olmak için aniden vitesi küçültme kullanma hatası olarak değerlendirilemez.Seyir halinde iken cisme çarpmamak için vitesi küçültme ancak çarpmanın meydana gelmesi halinde harici etkinin varlığının kabulünü gerektirir.Ayrıca, davacının aracının ilk tescil tarihi (modeli 2010) kaza ise 03.09.2012 gününde meydana gelmiştir. İki yıllık süre içinde servis kayıtları getirtmemiş, yapılan incelemelerde de motorun yağsızlığından söz edilmemiştir. Bu yönde de yapılan araştırma inceleme yeterli değildir.Açıklanan maddi ve hukuksal nedenlere göre davacının da itirazlarını karşılayan yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınıp tüm çelişkiler giderildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın reddi doğru değil bozma nedeni ise de kararın onandığı yeniden yapılan incelemede anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle ile Daire'mizin 30.10.2014 gün ve 2014/18856 – 2014/14705 sayılı ilamındaki onama kararının kaldırılarak kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıdaki bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.