MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalının işleten/sürücüsü olduğu araçla müvekkili idaresindeki motosikletin karıştığı kazada davacının yaralandığını ve müvekkiline ait motosiletin ve özel kıyafetlerinin zarar gördüğünü belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla geçici çalışma gücü kaybı nedeniyle 1.000,00.-TL, motosikletin uğradığı değer kaybı nedeniyle 1.500,00.-TL, motosiklet kullanmak için özel kıyafetleri kask, mont, eldiven ve çizme hasarı nedeni ile 950,00.-TL olmak üzere toplam 3.450,00.-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini, ayrıca 5.000,00.-TL manevi tazminatın faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı ... ...vekili, iddia edilen maddi zaraların sözkonusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün % 100 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile çalışma gücü kaybı zararının ispat edilemediği gerekçesi ile talebin reddine, değer kaybı için 1.000,00.-TL, motosiklet kıyafetleri için 556,54.-TL olmak üzere toplam 1.556,54.-TL maddi tazminat ve ayrıca 2.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde BK'nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... vekilinin tüm, davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava Borçlar Kanunu'nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) gereğince çalışma gücü kaybı nedeniyle maddi tazminat ve 47. maddesi (TBK m. 56) gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir. “Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK'nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Sözkosu belirlemenin ise ... Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Vücut bütünlüğü ihlâl edilen zarar gören kişi hüküm anında tamamen iyileşmiş, çalışma gücündeki azalma ortadan kalmış ise; çalışma gücünün kaybı nedeniyle istenebilecek tazminat, zarar görenin iyileşme anına kadar çalışamaması nedeniyle ortaya çıkan kazanç kayıplarından ibarettir. Davacı vekili, müvekkilinin trafik kazası sonucu yaralanması nedeni ile 15 gün geçici çalışma gücü kaybına uğradığını ileri sürmüş, ancak mahkemece bu yönde her hangi bir araştırma yapılmaksızın davacının bu talebininin ispat edilemediği gerekçesi ile reddedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda davacı geçici çalışma gücü kaybına ilişkin zararın tazminini talep etmiş olması bakımından öncelikle iyileşme süresinin yukarıda açıklanan yöntemle belirlenmesi, iyileşme süresinin davacının çalışamadığı süre olarak iddia ettiği 15 günden fazla olduğunun tespiti halinde, taleple bağlı kalınarak 15 gün geçici çalışma gücü kaybı olduğunun kabul edilmesi ve akabinde davacının ücret karşılığı belirli bir yerde çalışıyor ise çalıştığı işletmenin ücrete ilişkin bordro ve ... kayıtları esas alınarak kazancının saptanması, belirli bir yerde çalışmıyor ya da çalıştığı yerde elde ettiği ücrete ilişkin belgelerin bağlayıcı nitelikte olmaması halinde aldığı eğitim, bilgi, beceri ve deneyimlerine göre alabileceği ücretin ilgili meslek odalarından sorularak belirlenecek ücret temel esas alınarak bu miktar üzerinden hesaplanacak geçici çalışma gücü zararının belirlenmesi gereklidir. Bu bakımdan mahkemece bu yönlerden araştırma yapılması gerekirken eksik araştırma ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 45,33 TL kalan harcın temyiz eden davalı ... 'den alınmasına 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.