Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11615 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14361 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili; 28/11/2008 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların murisi araç maliki ve sürücüsü ... ile birlikte 9 kişinin vefat ettiğini, ticari otobüsün zorunlu trafik sigortası olmadığından vefat eden sekiz kişi için davalı kurumun hak sahiplerine yaptığı 1.000.000,00 TL kadar tutarında yaptığı ödemeleri ... mirasçıları olan davacılara rücu ettiğini, araç maliki ...'ın vefatından dört yıl sonra davacıları borcu ödemekten acze düşüren bu durumunun ortaya çıktığını, bu nedenle ... mirasçıları olan davacıların mirasın reddine ilişkin talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; meydana gelen olayda davacılar murisinin tam kusurlu bulunduğunu, kaza tarihinde eksik teminatlı olarak zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi yapıldığından davalı kurumun hak sahiplerine mahkeme kararları sonucunda değişik tarihlerde toplam 1.094.517,27 TL tazminatın ödendiğini, araç işleteni sıfatıyla ...'a rücu hakkı doğduğunu ve davanın süresinde açılmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, mirasın hükmen reddi ile ilgili bu tür davaların çekişmesiz yargıya tabi olduğu, çekişmesiz yargıya tabi davalara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK m. 606) Bu dava hasımsız açılabilir. Görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir.Ancak hükmen ret ise süreye tabî değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklısı konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklıya yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ile pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.Somut olayda davacılar, murisleri ...'ın yaptığı kaza nedeniyle davalı ... tarafından hak sahiplerine yapılan ödemelerin rücuen tahsili talebine karşı terekenin borca batık olduğunu ve mirasını reddedildiğini belirterek "hükmen ret" isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2.maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu açıklama karşısında davacıların Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesine dayalı mirasın hükmen reddi taleplerinin varlığının kabulüne göre davanın alacaklıya husumet yöneltilerek Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekirken hasımsız dava şeklinde olarak nitelendirilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin bu husustaki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 19/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.