MAHKEMESİ : Alanya 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2013/633-2014/175 Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı B.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta meydana gelen 32.702 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı sürücünün olayda %75 oranında kusurlu olduğunu, ihtara rağmen davalıların zararı karşılamadığını belirterek kusur oranına isabet eden 24.526,50 TL'nın ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiştir.Davalı H.. D.., aracını diğer davalıya sattığını, davalı B.. Y..'nin kendisini yanıltarak satış sözleşmesi yerine, noterde aracın satılması için vekaletname düzenlettirdiğini, araç ve kaza ile ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı B.. Y.. vekili, müvekkilinin aracının kaza anında seyir halinde olmadığını, bağajındaki sorunla ilgilendiğinden aracın park halinde bulunduğunu, davacıya sigortalı araç ile dava dışı 3. kişiye ait diğer aracın orta banket taşlarına vurup birbirlerine sürtünerek ilerlediklerini ve sürücülerin direksiyon hakimiyetini kaybetmiş şekilde hareket ettiklerini, bu araçların takla atarak emniyet şeridinde park halindeki müvekkiline ait aracın üzerine düştüğünü, tespit tutanağının müvekkili hastanede iken tek taraflı olarak düzenlendiğini, diğer aracın sürücüsünün alkollü olduğunu, kaza tutanağında anlatılan oluş şekli ile müvekkilinin aracındaki zararın örtüşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davanın 24.000 TL tazminat yönünden kısmen kabulüne dair 25.12.2012 gün 2010/807-2012/1040 sayılı önceki hükmün davalı B.. Y.. vekili ile davalı H.. D.. tarafından temyizi üzerine, Dairenin 4.7.2013 gün 2013/8560-10649 sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyulmasından sonra davanın kısmen kabulü ile 24.000 TL tazminatın ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı B.. Y.. vekli tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı B.. Y.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davanın kısmen kabulüne dair 25.12.2012 gün 2010/807-2012/1040 sayılı önceki hüküm davalı tarafça temyiz edilmiş; Dairenin 4.7.2013 gün 2013/8560-10649 sayılı ilamı ile hükmün davalı taraf lehine bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmakla, bozma ilamı lehine olan taraf lehine kazanılmış müktesep hak oluştur. Bu nedenle bozma ilamının gereğinin aynen ve tamamen yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamında davaya konu olay ayrıntılı şekilde irdelenmiş ve mahkemece yapılacak işlemler açıkça gösterilmiştir.Bozmadan sonra alınan 3.2.2014 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, oluş şeklinin kaza tespit tutanağındaki gibi meydana geldiği, davalının %75 oranında asli kusurlu olduğu, daha öncesinde Adli Tıp Kurumun'dan alınan 15.6.2012 tarihli raporda terditli olarak bildirilen 1.hale iştirak edildiği, 2.hale iştirak edilmediği yönünde görüş bildirilmiş ise de; Adli Tıp Kurulu raporunun neden 1.haline iştirak edilip, 2.haline iştirak edilmediği konusunda gerekçe gösterilmemiştir. Bilirkişi raporlarının da gerekçeli ve denetime elverişli olması, oluş şeklinin neden ve ne şekilde kaza tespit tutanağındaki gibi olduğu, diğer şekilde olmadığının kabul edildiği hususunun açıklanması gerekmektedir. Bozma ilamında da belirtildiği gibi sigortalı aracın sürücüsü ile 3.aracın sürücüsü Zekeriya'nın, oluş şekline ilişkin beyanları birbirine uygun olup, bu beyanlarda dava dışı plakası tespit edilemeyen bir başka araçtan söz edilmesi, davacıya sigortalı aracın fotoğraflarında sağ ön kısmında hasar görünmemesi (halbuki kaza tutanağında sigortalı aracın sağ ön kısmıyla davalıya ait aracın sol yan kısmına çarptığından söz edilmektedir) nedeniyle kaza tutanağındaki oluş şekli dosya kapsamına uygun görülmemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu (3.2.2014 tarihli) raporunda davacıya sigortalı aracın sağ ön kısmında hasar olup olmadığı hususu ve sürücülerin beyanları irdelenmeden, davacı aracının sağ ön kısmıyla, davalı aracının sol yan kısmına çarptığından söz edilmiştir.Hüküm kurmaya elverişli olmayan, gerekçe gösterilmeden hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilemez.Bu durumda mahkemece, KGM Fen Heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi kurulundan, sürücülerin kazadaki kusur durumlarının tespiti hususunda, davacı tarafın iddiası, davalıların savunmaları, kaza tutanağı, tutanak tanıkları ile davalı tanığı ve sürücülerin beyanları, davacıya sigortalı aracın hasarlı halini gösteren fotoğraflar, çarpma noktası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, dosyada mevcut önceki bilirkişi raporlarının da irdelendiği, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı B.. Y.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı B.. Y.. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı B.. Y..'ye geri verilmesine 11.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.