MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin diyaliz merkezinin sahibi olduğunu, müvekkilinin diyaliz hastalarının taşındığı araca davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarpması neticesinde araç içerisinde bulunan yolculardan birinin öldüğünü, bir hastanın ağır yaralandığını, aracın kullanılamaz hale geldiğini, sigorta şirketince araç hasarının karşılandığını ancak aracın diyaliz hastalarını taşıyan servis olması sebebi ile sürekli iyileştirici bakım ve onarımlar yaptırdıklarını, kazadan kısa süre önce toplam 9.340,88 TL iyileştirici bakım yapıldığını, araç sürücüsünün bu olay sebebi ile psikolojik travma geçirdiğini ve kazadan sonra çalışmadığı halde müvekkilince servis sürücüsüne ödeme yapıldığını, aracın kulllanılamaz hale gelmesi sebebi ile yeni araç kiralandığını ve yeni bir şöför için ücret ödendiğini, hastaların ölümü ve ağır yaralanması sebebi ile diyaliz merkezine devam etmeyen hastalar sebebi ile müvekkilinin gelir kaybına uğradığını açıklayıp ıslah ile artırılan toplam 59.860,88 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili, talepler ile kaza arasında uygun illiyet bağı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminat ile 27.368,64 TL gelir kaybı, 5.280,00 TL araç kiralama ve şöför ücretinin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Davalılar vekilniin manevi tazminat yönünden yaptığı temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2013 tarihinden itibaren 1.822,00 TL’ye çıkarılmıştır.Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup davacı yönünden kabulüne karar verilen 1.000,00 TL manevi tazminat yönünden karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.Davalılar vekilinin maddi tazminat yönünden yaptığı temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın müvekkilinin diyaliz hasta servis aracına çarpması neticesinde müvekkiline ait araç içerisinde bulunan hastalardan birinin ağır yaralandığını, birinin ise öldüğünü, araç içerisinde ölen hastanın ve ağır yaralanan hastanın müvekkiline ait diyaliz merkezine uzun yıllardır devam ettiklerini ve bu memnuniyetin göstergesi olarak daha uzun yıllar müvekkilinin hastası olacaklarını ancak kaza sebebi ile bu hastaların müvekkili diyaliz merkezine devam edememesi sebebi ile müvekkilinin maddi zararı bulunduğunu açıklayıp ıslah ile artırılan 45.240,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının defterleri üzerinden yapılan inceleme ile hasta başına davacının net kazancı tespit edilmiş, bilirkişilerin 20.09.2013 tarihli raporu ile iki hasta kaybından dolayı davacının uğradığı maddi zararın 27.368,64 TL olduğu belirtilmiştir. Ayrıca davacı vekili, müvekkili şirketin hasta nakil aracındaki hastaların ölmesi sebebi ile merkezden hizmet alan hastaların kaza anında müvekkiline ait aracı kullanan şöförün kullandığı araca binmek istemediklerini ve binmediklerini, servis şoförünün de kaza sebebi ile psikolojik travma yaşadığını ve psikolojik tedavi gördüğünü, sürücülerinin kusur olmaması sebebi ile işten çıkarılmadığını, hizmetinden yararlanılmadığı halde kendisine ücret ödendiğini, yeni bir şoför ile müvekkiline ait hastaların taşındığını açıklayıp araç şöförü için ödenen 1.680,73 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 25.04.2013 tarihli bilirkişi raporuile sürücünün işe devam etmediği halde ödenen ücretin 1.680,73 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece 25.04.2013 ve 20.09.2013 tarihli raporlar hükme esas alınarak karar verilmiştir.Türk Borçlar Kanunu'nun 53. ve 54. maddesinde ölüm ve bedensel zararlar halinde uğranılan zararlar sayılmıştır. Gerçekleşen kaza sonucunda ortaya çıkan ölüm ve yaralanma olayları ile davacının hasta kaybı sebebi ile gelir kaybına yönelik talepleri ve hizmetinden yararlanılmaması sebebi ile ödenen sürücü ücreti talebi arasında illiyet bağı bulunmamaktadır. Mahkemece gelir kaybına ve şoför ücretine yönelik talebin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Davacı vekili gerçekleşen kaza sebebi ile müvekkiline ait aracın kullanılamaz hale geldiğini, sigorta şirketince araç hasarı olarak 05.08.2011 tarihinde 32.639,00 TL ödendiğini, müvekkilince 3 aylık süre için araç kiralandığını ve toplamda 3.600,00 TL ödendiğini ileri sürerek 3.600,00 TL araç kiralama bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 25.04.2013 tarihli raporda araç kiralama bedelinin 3.600,00 TL olduğu belirtilmiştir. 25.04.2013 tarihli raporun hükme esas alınarak karar verilmesi hatalıdır. Davacıya ait araç 22.06.2011 tarihinde gerçekleşen kazada kullanılamaz hale gelmiş ve sigorta şirketince 05.08.2011 tarihinde 32.639,00 TL ödenmiştir. Mahkemece, sigorta şirketince yapılan ödeme sebebi ile davacının kazadan önceki aracı ile eş değer bir araç alıncaya kadar ikame araç için ödemek zorunda kalacağı tutar da belirlenmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.