MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacılar vekili, davalı ...'nın maliki, ...'ın sürücüsü, diğer davalı ...Ş.'nin zorunlu trafik sigortacısı olduğu ... plakalı aracın 20/10/2007 tarihinde tam kusurlu olarak müvekkillerinden ...'ın idaresindeki ... plakalı araca çarptığını, bu çarpma neticesinde müvekkillerinin babası ....'ın 8 gün komada kaldıktan sonra vefat ettiğini, davacıların desteklerini kaybettiklerini ileri sürerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, müvekkilleri ...., ... ve ... için ayrı ayrı 2.500,00 TL'den toplam 7.500,00 TL maddi tazminatın ... Sigorta A.Ş yönünden (sigorta poliçesindeki limiti ile sınırlı olmak üzere) temerrüt tarihi olan 10/04/2008, diğer davalılar için kaza tarihi 20/10/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ... Sigorta A.Ş vekili, vefat eden ....'ın çocukları olan davacıların yetişkin, evli ve geçimlerini sağlayabilecek durumda olduklarını, müvekkili sigorta şirketinin davacılara Trafik Sigorta Poliçesinden dolayı herhangi bir ödeme yapma yükümlülüğü bulunmadığını belirterek açılan davanın reddini savunmuştur. Davalılar vekili, söz konusu trafik kazasında müvekkili ...'ın hiç bir kusuru bulunmadığını, davacı ...'ın doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma nedeni ile trafik kazasına sebep olduğunu, kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğunu, davacıların destekten yoksun kalma ile ilgili istemlerinin gerekçesi olmadığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu beliterek davanın reddini savunmuştur.Birleştirilen 2010/480 Esas, 2011/358 Karar sayılı dosyasında, davacılar ..., tarafından davalılar ... ile ... aleyhine manevi tazminat davası açılmış, ....'ın ölümü nedeniyle davacı ... için 75.000,00 TL, ... için 75.000 TL, ... için 75.000,00 TL, ....' ın ölümü ile sonuçlanan kazada aynı zamanda...' nin yaralanması nedeniyle ... yararına 10.000 TL, ... yararına 40.000,00 TL olmak üzere toplam 275.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edilmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davacıların asıl davada ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine, birleşen dosyada davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacılar ..., ... ve ... yararına babaları ....'ın ölümü nedeniyle ayrı ayrı 1.500,00'er TL manevi tazminata hükmedilmesine, davacı ...'ın yaralanması nedeniyle ... yararına 1.500,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, davacı ...'ın yaralanması nedeniyle ... yararına 1.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen dosyada davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin asıl davada maddi tazminata yönelik ve birleşen davada davacılardan ...nin yaralanamaları nedeni ile hükmedilen manevi tazminata ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-)Davacılar vekilinin davacıların babalarının ölümü nedeni ile birleşen davada hükmedilen manevi tazminatın düşük olduğuna ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulüyle birleşen davada davacılar için babalarının ölümü nedeni ile takdir olunan manevi tazminatın bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin asıl davada maddi tazminata yönelik ve birleşen davada davacılardan ....’nin yaralanmaları nedeni ile hükmedilen manevi tazminata ilişkin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile birleşen davada davacıların babalarının ölümü nedeni ile verilen manevi tazminata ilişkin hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan onama harcının temyiz eden birleşen davada davacılar ...'den alınmasına 8.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.