Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11231 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12135 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün süresi içinde asıl davacılar-karşı davalılar vekili, asıl davalı-karşı davacı .... vekili, asıl davalı ... ve asıl davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Asıl davacı-karşı davalılar vekili, davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın müvekkillerinin murisinin kullandığı araca asli kusurlu olarak çarpması sonucu müvekkillerinin kardeşinin vefat ettiğini, murise ait aracın pert olup zararın 104.000 YTL olduğunu, murisin aracını kasko sigortası ile sigortalayan davalı ... şirketinin murisin alkollü olması nedeniyle ödeme yapmadığını ancak kazanın salt alkolden kaynaklanmadığını, müteferrik sair maddi zararlar için şimdilik 100 YTL talep ettiklerini, murisin işadamı olup bekar olduğundan müvekkillerle aynı evde yaşadığını, müvekkillerinin elem çektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 104.100 YTL maddi, 150.000 YTL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş, son celse müteferrik sair maddi zararlar için talep ettiği 100 YTL maddi tazminat talebinden feragat etmiştir.Asıl davalı-karşı davacı .... vekili, davanın reddini savunmuş, karşı dava dilekçesinde asıl dava davalılarının araçlarını sigortalayan kasko sigorta şirketinin sigortalısına ödediği hasar tazminatını, asıl davacıların murisinin aracının aynı zamanda zorunlu trafik sigortacısı da olan müvekkilinden ve asıl davacılardan rücuen tahsili için açtığı davada müvekkili aleyhine 5.000 YTL tazminata hükmedildiğini, sigortalı murisin yüksek oranda alkollü olduğunu, icra kanalıyla kasko sigorta şirketine ödenen 7.560 TL tazminatından şimdilik 5.000 TL maddi tazminatın 26.10.2006 tarihinden işleyecek avans faiziyle asıl davacılardan tahsilini talep etmiştir.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacılar karşı davalıların 104.000,00-TL. maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; 18.200,00-TL. maddi tazminatın davalılar ... ve ...'dan kaza tarihi olan 22/12/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ... şirketinden (poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) dava tarihi olan 14/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara veraset ilamındaki payları oranında ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacılar karşı davalıların 100,00-TL.'lik maddi tazminat taleplerinin feragat nedeni ile reddine, davacılar karşı davalıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; davacıların her biri için 5.000,00-TL. olmak üzere toplam 25.000,00-TL. manevi tazminatın kaza tarihi olan 22/12/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı-karşı davacı ... şirketinin davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiş, 07.04.2014 tarihli tavzih kararıyla sehven toplam 25.000 TL olarak yazılan manevi tazminatın toplam 30.000 TL olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm asıl davacılar-karşı davalılar vekili, asıl davalı-karşı davacı .... vekili, asıl davalı ... ve asıl davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre asıl davalı-karşı davacı .... vekilinin tüm temyiz itirazlarının, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, asıl davalı ...’ın ve asıl davalı ...’ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Asıl dava, davalı ... şirketi bakımından kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan kasko tazminatı istemine, diğer davalılar bakımından trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatı istemine ilişkindir. Hükme esas alınan makine mühendislerinden aldırılan bilirkişi heyet raporunda davalı ....’ye kasko sigortalı aracın sürücüsü olan sigortalı muris kazanın oluşumunda %75 oranında asli kusurlu bulunmuş, bilirkişi raporunda murisin aracının hasarı bakımından hesaplanan tazminattan murisin kusur oranına karşılık gelen kısım sadece karşı araç maliki ve sürücüsü olan davalılar bakımından tenzil edilmiş ise de, mahkemece murisin kendi kasko sigortacısı olan davalı .... bakımından da murisin kusur oranına karşılık gelen kısım hesaplanan tazminattan tenzil edilmiştir. Oysa kasko sigortasında aslolan amaç, zarar tamamiyle sigortalının kusurundan kaynaklansa bile sigortalının zarar bedelinin tamamen karşılanmasıdır. Bu durumda mahkemece sigortalı murisin %75 oranındaki kusurunun kendi kasko sigorta şirketine karşı tazminattan indirilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52. maddesine (818 sayılı BK 44) göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.Somut olayda iki taraflı trafik kazasında hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda davacıların murisi olan sürücü aracın hızını gerekli şartlara göre ayarlamamak, sisli havada aşırı hızlı, dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanmak, 1.71 promil alkollü araç kullanmak, şerit tecavüzü yapmaktan %75 oranında asli kusurlu bulunarak tazminattan bu oranda kusur indirimi yapıldığı halde, mahkemece bundan hariç olarak yerinde olmayan gerekçeyle murisin alkollü araç kullanması nedeniyle tüm davalılar için tazminattan ayrıca %30 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak davacılar aleyhine daha az tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davalı-karşı davacı .... vekilinin, asıl davalı ...’ın ve asıl davalı ...’ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle asıl davacılar-karşı davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davadaki hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.657,35 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl davalılar .... ve ...'dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl davacılar-karşı davalılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 876,24 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl davalı k-davacı ...'den alınmasına 6.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.