Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11109 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13940 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili; davalı ... şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı kamyonetin, davacının maliki ve sürücüsü olduğu motorsiklete çarpması neticesi, davacının yaralandığını, olayda davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL işgöremezlik tazminatının 14.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili; 12.02.2014 havale tarihli dilekçesi talebini 75.646,99 TL olarak ıslah etmiştir.Davalı vekili; yetki ve husumet ilk itirazı ile birlikte, davalının sorumluluğunun poliçe limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, gelir durumunun somut belgelerde ispatlanması gerektiğini ve usulüne uygun yapılmış bir başvuru bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 75.646,99 TL'nin 19.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK'nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekdir.Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise ... Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin ... Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Somut olayda mahkemece; davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda ... Üniversitesi Tıp Fakültesi .... Ana Bilim Dalı Başkanlığı'ndan alınan raporu hükme esas alınmış ise de rapor kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemeleri Tüzüğüne göre düzenlenmiştir. Kaza, 13.08.2012 tarihinde gerçekleşmiş olup maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği yürürlüktedir. Davacının trafik kazası nedeniyle işgücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği'ne göre rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.2- Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif devre zararının hesaplanması sırasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez.Somut olayda, malul kalan davacının maluliyete ilişkin pasif dönem zararı asgari geçim indirimi olmaksızın asgari ücret üzerinden hesaplanması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise asgari geçim indirimi uygulanmış asgari ücretin esas alındığı görülmekle mahkemece, bilirkişiden bu yönde ek rapor alındıktan sonra varılacak sonuca göre karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 05/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.