Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1103 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6551 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :....Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili; müvekkilinin trafik sigortacısı olduğu davalı ...'e ait aracın, davalı ... idaresinde iken karıştığı çift taraflı trafik kazasında yaralanan ...'e 50.000,00 TL ödeme yaptıklarını, sigortalı araç sürücüsünün kaza anında ehliyetsiz olduğunu, sürücü ehliyetsiz olduğundan rücu haklarının doğduğunu belirterek 50.000,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davalılar vekili; ...'in daimi maluliyeti olmadığını, tedavi süreci devam ederken maluliyet raporu alındığını, poliçe limitini olan 50.000,00 TL'nin ancak tam maluliyet halinde ödenebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre; davanın kısmen kabulü ile 37.813,21 TL'nin 11.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.Somut olayda; davacı şirkete trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olan aracın karıştığı çift taraflı trafik kazası neticesinde yaralanan ...'e poliçe kapsamında davacı tarafından tazminat ödemesi yapılmış olup, davacı ... şirketi poliçe kapsamında yaptığı ödemenin aracın sürücüsü ve sigortalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir. Açılmış olan rücuen tazminat davasında, davalıların sorumlu olduğu miktar yapılan ödeme miktarı olmayıp gerçek zarar miktarı kadardır. Bu nedenle mahkemece zarar hesaplanırken, zarar görenlere yapılması gereken gerçek ödeme miktarı tespit edilerek davacı tarafından yapılan ödeme miktarı daha fazla olsa da davalıların gerçek zarar miktarıyla sorumlu tutulması gerekir. Bu nedenle dava dışı ...'in son gelir durumunun net olarak belirlenmesi gerekmektedir.Mahkemece yargılama aşamasında alınan ilk iki bilirkişi raporunda dava dışı ...'in asgari ücretin 2,08 katı gelir elde ettiği belirtilmesine karşın hükme esas alınan bilirkişi raporunda asgari ücretin 2,91 katı gelir olduğu kabul edilmiştir. Diğer raporlarda brüt gelir, brüt asgari ücrete oranlanırken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda brüt gelir, net asgari ücrete oranlanarak daha fazla gelir miktarı bulunmuştur. Ne var ki, dava dışı ...'in dosya arasında bulunan SSK vizite kağıtlarında gelirinin aylara göre değişmekle birlikte ne miktarlarda olduğu belirtilmiştir. Dava dışı ...'in sigorta kaydı bulunmakta olup beyan edildiğinden gerçek gelir miktarı bellidir. Zarar görenin kaza tarihindeki gelir miktarı net olduğundan bu miktara göre zarar hesaplanması gerekmektedir.Bu durumda mahkemece, kazada yaralanan ...'in net gelirinin belirlenmesi için sigorta kayıtları ile çalıştığı işyerinden gelirine ilişkin belge, ödeme makbuzları ve banka kayıtları gibi belgeler celbedilerek tarafların usuli kazanılmış hakları da nazara alınarak bilirkişi heyetinden ek rapor alınması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.3-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda pasif döneme ilişkin zarar hesaplanırken zarar görenin asgari ücretin %70 oranında gelir elde edeceği kabul edilerek zarar hesaplanmıştır. Ne varki; somut olayın şartlarına göre zarar hesaplanırken pasif dönemde asgari ücret gelirinden indirim yapılarak zarar hesaplanması yerinde değildir.Bu durumda mahkemece, kazada yaralanan ...'in pasif dönem geliri hesaplanırken asgari ücrete göre hesap yapılması gerekirken yazılı şekilde indirim yapılarak hesaplanan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.