MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Tic.Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin davalı tarafa ait araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada öldüğünü, kazaya neden olan aracın davalı ... Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğu, aracın diğer davalı .... tarafından birleşik sigorta ile sigortalandığını açıklayıp 20.000,00 TL maddi ve 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkili şirketin motorlu vasıta kiralama işiyle iştigal ettiği ve ticari faaliyet gösterdiğini, davaya konu aracın da dava dışı... ve ...Ltd.Şti.'ye 30 günlüğüne kiralandığını, vasıtanın maliki olduğunu ancak işleteni olmadığını ileri sürerek husumet itirazında bulunmuştur. Davalı .... vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı ...'nin maddi tazminat talebinin reddine, davacı ... için 4.067,39 TL maddi, 2.000,00 TL manevi, ... için 500,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı... Ltd. Şti. vekilince temyiz edilmiştir.1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalmaya dayalı maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK.nun hükümlerine göre, trafik kaydı kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı yasanın 3. maddesinde, şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise, hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o araca kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarak da, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay'ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Somut olayda, davalı ...Ltd. Şti. kayıt maliki olup kayden işletendir fakat yukarıda açıklandığı üzere K.T.K. m.85 uyarınca işletenlik sıfatı değişebilmektedir. Mahkemece sunulan kira sözleşmesinin süresi, davalı şirketin araç kiralama işi ile uğraşması, bu sıfatı nedeni ile kiracısı ile arasındaki ilişkinin iç ilişki olması nedeni ile eldeki davada işleten olarak sorumlu olduğu gerekçesi ile davalı ...Tic. Ltd. Şti. aleyhine karar verilmiş ise de mahkemenin bu gerekçesi 85. madde karşısında doğru değildir. Davalı şirket aracı kiraya verdiğini iddia etmektedir. Bu iddiasının doğru olması halinde, 30 gün uzun süreli bir kira sözleşmesi olup davalı ...Tic. Ltd. Şti.'nin işletenlik sıfatı sona erecektir. Davalı, yargılama aşamasında aracı uzun süreli kiralama sözleşmesi ile kiraladığını ve işleten sıfatı bulunmadığını ileri sürmüş, mahkeme tarafından bu konuda bir araştırma yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece taraflar arasında tanzim edilen kira sözleşmesi olup olmadığı, uzun süreli ve 3.kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, aracın fiilen teslim edilip edilmediği ekonomik yararlanmanın kime ait olduğu, kira sözleşmesi ve kira bedelinin maliye ve vergi dairelerine bildirilip bildirilmediği, davalının ve kiracının da tacir olduğu gözetilerek ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalının işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün...Tic. Ltd. Şti. yararına BOZULMASINA, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Tic. Ltd. Şti.'ne geri verilmesine 24/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.