Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10831 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7700 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle verilen davanın kabulüne dair kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, müvekkili şirkete grup sağlık sigortalı dava dışı işçi...’in davalının işveren sorumluluk sigorta poliçesi ile işyerinde çalışırken kauçuk soğutma hattının pervanesinin arkasından elini sokması sonucu meydana gelen iş kazasında yaralandığını, işçinin tedavisi ile ilgili 20.000 TL’nin müvekkili tarafından grup sağlık sigorta poliçesini yaptıran dava dışı işveren şirkete ödendiğini bildirerek TTK'nun 1301. maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 20.000 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davacının davasının kabulü ile 20.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, TTK'nun 1301. maddesine dayanılarak açılan rücuan tazminat istemine ilişkindir.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır.Somut olayda, davacı ... şirketinin iş kazasında yaralanan sigortalısının halefi olarak açtığı davada, davacı sigorta şirketinin işçi...’ın sigortalı olması nedeni ile işçinin zararını üstlenerek, çalıştığı işveren şirkete ödemede bulunduğu, davalı ... şirketinin de grup sağlık sigortası kapsamında bulunan sigortalı işçi...’ın işyerinin işveren sorumluk sigorta poliçesi ile işveren şirketin sorumluluğunu üstlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda temel ilişkinin, dava dışı işçi...’ın dava dışı işveren şirkete açacağı dava olmasına, temyize konu dava dosyasında ise anılanların sorumlulukların üstlenen sigorta şirketlerinin birbirlerine dava açmış olmasına, temel hukuki ilişkinin iş kazasına dayalı olmasına ve yargılama sırasında sigorta hukuku değil İş Kanununa göre davalı işveren şirketin sorumluluğu tartışılacak olmasına göre, iş mahkemeleri görevlidir.Bu durumda, uyuşmazlığa genel mahkemelerde bakılamayacağı açık olup, görev kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece bu husus res'en göz önünde tutularak dava dilekçesinin görev yönünden reddine ve dosyanın görevli iş mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.2-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekili temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 24.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.