Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1079 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11030 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :...........Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, müvekkiline yangın sigorta poliçesi ile sigortalı işyerinin otomatik kapısı ve bağlantı duvarında davalıya ait aracın çarpması sonucu hasar olduğunu, 8.445,00 TL. hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı hakkında zararın tazmini için icra takibi yapıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu beilrterek itirazın iptaline takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin aracının olay tarihinde davacıya sigortalı işyerinin olduğu mahale gitmediğini, aracın ........ kamyonet olup bu hasarı meydana getiremeyeceğini, davacı tarafça ibraz edilen tutanağın boş kaşeli kağıt olarak hazırlandığını, üst kısmının mizansenle doldurulduğunu, tutanağın ........ tarafından düzenlenmediğini, olay yerinde tutulmadığını, tutanağın düzenlendiği tarih ve saatin yazılmadığını, sigortacının zararı karşılaması için düzenlendiğini, davacının davasını ispatının gerektiğini belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kapatılan ........ İcra Müdürlüğünün 2012/10612 sayılı (........ İcra Müdürlüğü) dosyasına vaki davalı itirazının 8.148,33 TL. asıl alacak yönünden iptaline asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi %17.75 oranını aşmamak üzere reeskont avans faizi uygulanmasına, takibin bu şekilde devamına, icrainkar ve kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, davacıya sigortalı işyerinde meydana gelen zararın rücuen tazminine ilişkindir. Taraflar iddia ve savunmalarını ispatlamakla yükümlüdürler. Öncelikle davacı tarafın, sigortalı işyerinde zarar oluştuğunu, bu zararın davalı tarafça meydana getirildiğini davalının kusurlu bulunduğunu ve zararla davalı eylemi arasında illiyet bağının bulunduğunu ispatlaması gerekmektedir. Daha sonra davalı taraftan savunmasını ispatlaması istenebilir. İspat yükü öncelikle davacıdadır. Somut olayda; davacıya sigortalı işyerinde dava dışı ............... kiracı olup olay tarihinde, davacının sigortalısı ile aralarındaki anlaşmazlık sebebiyle işyerini tahliye etmektedir. Kiracı...... yetkilisi olduğu ileri sürülen ...... tarafından düzenlenen tutanakta, davalı adına kayıtlı aracın plakası yazılarak, bu aracın geri manevra sırasında işyerinin kapalı kapısına çarpması sonucu otomatik kapı ve duvarında hasar oluştuğu, aracın olay mahallini hemen terkettiği yazılmıştır. Davacı .... tarafından sadece bu tutanağa dayanılarak işbu dava açılmıştır. Davalı vekili, müvekkilinin aracının olay yerine hiç gitmediğini, kazaya karışmadığını, tutanağın üzerinin sonradan doldurulduğunu, tarih ve saatin yazılmadığını, ... isminde bir şahsın olup olmadığının bile belli olmadığını, Hasan Özçelik'in dinlenmesini savunmuştur. ......'in dinlenmesi için ilgili şirket adresi itibariyle talimat yazılmış ancak şirket adresten taşındığından adı geçen şahıs dinlenememiştir. Kaldı ki delil olarak sunulan tutanak, her zaman herkes tarafından düzenlenebilecek adi nitelikte bir belgedir. Tek taraflı olarak düzenlenmiştir. Dasyada bu belgeyi destekleyecek teyit edebilecek başka bir delil bulunmamaktadır. Davalı araç.......kamyonet olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda sadece bu hasarın ....... kamyonet tarafından verilebileceği belirtilmiştir. Mahkemece, davacı tarafça sunulan tutanağın sahteliğinin ispatlanmadığı, buna dair belge, bilgi sunulmadığındanbahisle bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, davasını ispat yükünün davacı tarafa ait olduğu gözönünde bulundurularak, davacıya bu zararın davalının aracı tarafından meydana getirildiğini, illiyet bağını ve davalı tarafın kusurlu olduğunu ispat yükümlülüğü hatırlatılarak varsa diğer delillerde toplanıp sonucuna göre karar verilmesi, gerekirken bu konuda ispat yükü davalıda imiş gibi yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.