Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10732 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24304 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/03/2014NUMARASI : 2014/5-2014/107Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı H.. Ö.. vekili ve davalı A.. B.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Asıl ve birleştirilen dosya davacılar vekili; davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında müvekkillerinin eşi ve anneleri olan G.B.'ın vefat ettiğini, müvekkillerinin müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, tedavi ve cenaze masrafları yaptıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı Yusuf için 500,00 TL cenaze gideri, her bir davacı için ayrı 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile ayrı ayrı 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi poliçe teminatı dahilinde sorumlu olmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davacılar vekili birleştirilen davada ise asıl davaya ilave olarak 150.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davacılar vekili daha sonra sunduğu ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı Yusuf için 295.813,00 TL, davacı Duygu için 17.303,00 TL ve davacı Demet için 39.694,00 TL olarak ıslah etmiştir.Davalılar H.. Ö.. ve A.. B.. vekili; olayın meydana geldiği esnada aracın tam olarak durduğunu, kusurlarının bulunmadığı, talebin fahiş olduğunu, ticari faiz istenemeyeceğini ve birleştirilen davanın derdestlik nedeniyle reddinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Davalı G. S.A.Ş. vekili; teminat limiti dahilinde sorumlu olduklarını, temerrüde düşürülmediklerini ve kaza tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini savunmuştur.Mahkemece; bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı Yusuf için 7.130,00 TL, davacı Duygu için 8.661,00 TL ve davacı Demet için 37.916,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı sigorta şirketi poliçe limiti dahilinde sorumlu olmak kaydıyla tüm davalılardan, her davacı için ayrı ayrı 5.000,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın ise sigorta şirketi dışındaki davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı H.. Ö.. vekili ve davalı A.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekili, davalı H.. Ö.. vekili ve davalı A.. B.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesinde kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren kişinin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu belirtilmiştir. Trafik kazaları haksız fiil niteliğinde olup somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Haksız fiilin faili ihtara veya ihbara gerek olmaksızın zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylemin işlendiği tarihten itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Haksız fiil faili olan borçlu temerrüde düştüğünden artık faiz haksız fiil tarihinden itibaren istenebilir.Haksız eylemin faili olan sürücü ve onunla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olan işleten haksız fiil tarihinden itibaren faizle sorumludur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 91. maddesi gereğince işletenin sorumluluğunu üstlenen sigortacı yönünden ise aynı kanunun 98. maddesi gereğince rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödeme yapılmaması halinde ise temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortacıya riziko hakkında herhangi bir başvuru yapılmamışsa temerrüt en erken davanın açılması tarihinde gerçekleşir.Somut olayda, davacılar vekili tarafından talep edilen tazminatların kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte tahsili talep edilmiştir. Mahkemece hükmedilen tazminatların 31.05.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir.Davacıların desteği Gökçek Bahadır'ın içinde bulunduğu davalılara ait araç minibüs olup yolcu taşımacılığı yapılırken kaza meydana gelmiştir. Davalılara ait araç ticari bir araç olduğundan ve davacı tarafından açıkça reeskont faiz istenildiğinden artık hükmedilen tazminata reeskont faiz işletilmelidir.Bu durumda mahkemece, hükmedilen tazminatlara sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden ise haksız fiil tarihi olan 01.03.2005 tarihinden itibaren reeskont faizinin işletilmesine karar verilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi doğru görülmemiştir.3-Destekten yoksun kalma tazminatı, destek hayatını kaybetmese idi sağlığında destek olduğu kişilere genel hayat tecrübeleri ve mahalli adetlere göre öngörülebilen çeşitli ihtimallerde nazara alınarak ne şekilde destek olmaya devam edeceğinin hesaplandığı farazi bir zarar türüdür.Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin gelirinin %70'ini davacı olan eş ve çocuklarına ayıracağı kabul edilerek destek zararı hesaplanmıştır. Bilirkişi raporunda ilk dört yıl desteğin tüm gelirinin %70'inin %60'ı davacı eş Yusuf'a, %25'i davacı Duygu'ya, %15'i ise davacı Demet'e ayrılmıştır. Eş destekten çıktıktan sonra da davacı Duygu'ya %60, davacı Demet'e %40 oranında pay ayrılmıştır. Davacı Duygu'da destekten çıktıktan sonra davacı Demet için %100 oranında pay ayrılarak destek zararı hesaplanmıştır.Her ne kadar bilirkişi raporunda desteğin gelirinin %70'ini davacılara ayıracağı kabul edilip yıllara göre değişen oranlarda davacılar arasında pay edilmiş ise de; davacılara ayrılan destek payı oranları gerek Dairemizin genel uygulamaları gerekse de genel hayat tecrübelerine göre çok yüksek orandadır. Sözkonusu pay oranlarını yerinde gösterecek herhangi bir özel durumda mevcut değildir.Bu durumda mahkemece, Dairemizin genel uygulamaları gözetilerek, muhtemel destek durumları itibariyle davacılara daha düşük oranlarda destek payı ayrılacağı nazara alınarak zararın hesaplanmasına ilişkin bilirkişiden ek rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.4-Kabule göre; Karar tarihinde yürürlükte bulunan 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesinde konusu para veya para ile değerlendirilebilen hukuki yardımlarda avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla tarifenin üçüncü kısmına göre nispi olarak belirleneceği belirtilmiştir.Somut olayda, davacılar vekili 02.02.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı Yusuf için 295.813,00 TL, davacı Duygu için 17.303,00 TL ve davacı Demet için 39.694,00 TL olarak ıslah etmiştir. Mahkemece talebin kısmen kabulüyle davacı Yusuf için 7.130,00 TL, davacı Duygu için 8.661,00 TL ve davacı Demet için 37.916,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesi gereğince maddi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı H.. Ö.. ve davalı A.. B.. lehine kabul ve red oranına göre vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken tarifeye göre vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili, davalı H.. Ö.. vekili ve davalı A.. B.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı H.. Ö.. vekili ve davalı A.. B.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde hükmü temyiz eden davacılara ve davalılar H.. Ö.. ve A.. B..'e geri verilmesine 15.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.