Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalıların murisi Necati'nin işleteni olduğu 17 ... 494 plakalı araçla müvekkili şirkete kasko sigortalı 35 ... 118 plakalı araca çarptığını belirterek, sigortalılarına 13.09.2002 tarihinde ödenen hasar ve çekici ücreti toplamı 88.475.00 YTL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekili, yetki, zamanaşımı, kusur oranı ve faiz başlangıcı yönünden itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılamada; iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu gereğince davanın kabulü ile 88.475.00 YTL'sı tazminatın 13.09.2002 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK'nın 1301. maddesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. 1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle ceza yargılaması sırasında alınan ve kesinleşen bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa ve dosya içeriğine uygun bulunmasına, trafik kazasının aynı zamanda suç teşkil eden eylem niteliğinde olması nedeniyle, ceza zamanaşımının uygulanmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları'nın B.3.3.1.3. maddesinde, kısmi hasar halinde onarımın layıkı ile yapılabileceği en yakın yere kadar olan gerekli çekme ve nakil masraflarının da ödenmesi gerektiği hüküm altına alınmak suretiyle, bu masrafın gerçek zarar kapsamında olduğu kabul edilmiştir. Genel şartların B.3.3.1.2 maddesinde de aracın tam ziyaa uğraması halinde sigortacının azami sorumluluk haddini geçmemek üzere hasar anındaki sigorta değerinin ödeneceği, onarım masrafları sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez bir hale gelirse taşıtın tam hasara uğramış sayılacağı, bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamın, talep ettiği takdirde sigortacının malı olacağı hükmüne yer verilmiştir. Yukarıda açıklanan kurallara göre, tam hasar gören araç bedeline 1.475.00 YTL'sı çekme ücretinin de ilave edilmesi doğru görülmemiştir. 3-Dava açılmadan önce davalıların trafik sigortası H... Sigorta A.Ş. tarafından davacı şirkete 24.01.2003 tarihinde yapılan 2.000.00 YTL'sı ödemenin hükmedilen tazminattan mahsup edilmemesi de isabetli değildir. Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle usul ve kanuna uygun bulunmayan hükmün temyiz eden davalılar yararına (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene geri verilmesine 02.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.