MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu şirket hakkında altı adet dosyada icra takibi yaptıklarını, aciz vesikası bulunduğunu, davalı borçlu şirketin taşınmazını değerinin altında bir bedelle mal kaçırma amaçlı diğer davalı ...'e sattığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ..., taşınmazın satılık olduğunu 2008 yılının sonlarında, davalı şirkette çalışan amcaoğlu ...'ten öğrendiğini, kaba inşaat halindeyken satın aldığını, ödemelerini, bazen şirkette çalışan amcasının oğlu vasıtası ile bazen de banka havalesi ile ve EFT yolu ile yaptığını, ve 70.000,00 TL satış bedeli ödediğini, evin kendisine 2009 yılının 11. ayında teslim edildiğini, 2009 yılının sonunda evi kiraya verdiğini, evinde halen kiracı bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı şirket davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, taşınmazın satış tarihindeki değeri ile satış bedeli arasında bir mislini aşan fark bulunmadığı, bağışlama olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, satış tarihinden davanın açıldığı tarihe kadar yaklaşık 2 yıl geçtiği halde, taşınmazın halen davalı adına kayıtlı olduğu, taşınmazda tanık olarak dinlenilen davalı ...'ın kiracısının oturduğu, kira bedellerinin 2010 yılının sonlarından itibaren bankaya yatırıldığı, diğer tanık anlatımlarının da davalı savunmasını destekler mahiyette olduğu, satışın muvazaalı olduğu ve gerçek devir yapılmadığı iddiası kanıtlanmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../...- 2 -2014/252182017/1042Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, banka kayıtlarında yer alan peyder pey ödemelerin varlığına göre, davacı şirket vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 6.2.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.