Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10350 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12172 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Davacılar vekili, davacı ... ve ...'nın kızı diğer müvekkillerinin de kardeşi ...'nın 09/05/2010 tarihinde davalı ...’in maliki ve sürücüsü olduğu, trafik sigortasız .... plakalı araçta iken meydana gelen tek taraflı trafik kazası neticesi yaşamını kaybettiğini, davacı ... ve ailesinin kendisini ...köyünden ... İlçesine götürmesi için davalı ... ile anlaştıkları ve bu anlaşma neticesi taşınma ücretini davalı ...'a ödediklerini belirterek fazlaya ilişkin hak ve talepler saklı kalmak kaydı ile davacı baba ... için 1.000 TL, anne ... için 1.000 TL olmak üzere toplam 2.000 TL desten yoksun kalma tazminatı ve cenaze masrafları olarak 500,00 TL, davacıların manevi olarak acı çektiklerini, çekilen bu acı ve ızdırabın bir nebze de olsa azaltılması için davalı ...'dan tahsil edilmek üzere müteveffanın varsa kusuru oranında indirim yapıldıktan sonra net olarak ... için 7.000 TL, baba ... için 7.000 TL, her bir kardeş için 3.000 TL olmak üzere toplam 44.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir. Davalı ..., yapmış olduğu taşımanın bedelsiz olarak hatır için yapıldığını, bu sebeple davacıların dava dilekçesi kapsamında bütün taleplerinin reddini savunmuştur. Diğer davalı vekili, davalı kurumun mevzuat gereği, mağdur olanlara manevi tazminat ödeme gibi bir yükümlülüğünün olmadığını belirterek öncelikle açılan davanın husumetten reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, maddi tazminat talepli davanın reddine, manevi tazminat talepli davaların kısmen kabulüne, davacı ... için 2.000-TL, ... için 500,00-TL ve davacı kardeşlerden her biri için ayrı ayrı olmak üzere 1.000’er-TL olan manevi tazminatın olay tarihi olan 09/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...' dan alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine; karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat ile destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze giderleri istemine ilişkindir. Son celse davacılar vekilince mazeret dilekçesi gönderilmiş ve mazereti yerel mahkemece kabul edilmiştir. Yerel mahkemece, davacı vekilinin mesleki mazereti kabul edildiği halde duruşma ertelenmeksizin savunma hakkının kısıtlanarak davacılar vekili yokluğunda o celse karar verilmesi bir usul hatası olup savunma hakkını kısıtladığından doğru görülmemekle kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; 2-a)Davacıların murisi, tarım işçisi olup ...köyünden ... ilçesine kaza yapılan araçla gitmekte iken trafik kazası sonucu vefat etmiştir. Bu durumda 2918 Sayılı KTK 87. maddesindeki hatır taşıması mevcut değilken aksinin kabulü ile üstelik %50 gibi fahiş bir oranda tüm tazminatlarda indirime gidilmesi isabetli görülmemiştir. b) Davacıların murisi kazaya karışan traktöre bağlı römorkta yolcu olup murisin bu araca binmemesi gerekirken haddinden fazla yolcuyla ve römorkun traktöre bağlantı noktasındaki problemi görerek araca binmesi nedeniyle murisin müterafık kusurunun kabulü doğru ise de bu nedenle %30 oranında yüksek bir oranda indirim yapılması doğru olmayıp hükmün davacılar yararına bozulması gerekmektedir. c) Davacılar vekili, dava dilekçesi ile davalılardan yasal faizi ile birlikte cenaze masrafları olarak 500 TL maddi tazminatın tahsilini istemiş olmasına rağmen mahkemece bu konuda bir karar verilmesi gerekirken, defin giderlerine dair olumlu ya da olumsuz karar verilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. d) Bozma neden ve şekline göre ise, davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer bulunmamaktadır. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bendin a-b-c fıkralarında açıklanan nedenlerle kararın kabule göre bozulmasına (d) bendi gereğince davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 10.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.