Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 102 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 15260 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçların karıştığı kaza sonucu, davacılar murisi yaya ... öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldığını ve manevi zarara uğradıklarını, desteğin ölümünden önce havaalanında müteahhit elemanı olarak çalışıp gelir elde ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketleri sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla, davacı ... ve ... için 5.000,00'er TL. destekten yoksun kalma tazminatı ve 10.000,00'er TL. manevi tazminatın, diğer davacılar için 5.000,00'er TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 31.01.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, toplam maddi tazminat taleplerini 79.066,58 TL'ye yükseltmiştir.Davalı ...Ş. vekili, ...Sigorta A.Ş. vekili, ... ve ..., davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile davacı anne Nazlıiçin 41.786,95 TL. ve davacı baba ... için 37.279,63 TL. olmak üzere toplam 79.066,58 TL. destekten yoksun kalmak tazminatının, davalı ... şirketleri bakımından dava, diğer davalılar bakımından kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; davacı ... ve ... için 10.000,00'er TL. ile davacı ... ve ... için 5.000,00'er TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketleri dışındaki davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 6098 sayılı TBK'nun 53. maddesi gereğince, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarında sahip oldukları sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK'nun 53. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Ölenin parasal veya bedensel destekliğinin derecesi ile bundan yoksun kalanların tazminat isteklerinin ölçüsü ya da hesaplama yöntemi konusunda, öğretide görüş birliği yoktur. Gerçek yardım miktarının yeterli delillerle ispat edilemediği durumlarda yargıç, takdir hakkını kullanarak yardım miktarını belirleyebilecektir. Bu belirlemede, destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.Davacıların desteği olan ..., kaza tarihinde 18 yaşındadır.Mahkemenin hükme esas aldığı raporda bilirkişi tarafından, bekarken her bir davacı için % 25'er pay ayrılmış; evlenip çocuk sahibi olduktan sonra ise, desteğin davacılara ayıracağı payların değişeceği kabul edilerek hesap yapıldığı belirtilmiş olmasına rağmen, desteğin evlilik yılı olan 2017'den sonrası için, davacılara sabit % 10'ar pay ayrılarak hesaplamanın yapıldığı, davacı babanın ölümünden sonra, davacı anne için %15 oranında pay ayrılacağı kabul edilerek hesaplama yapıldığı görülmektedir. Trafik kazası sonucu ölen çocuk ölmeseydi, ana ve babaya bakması muhtemeldir. Uygulamada çocuğun 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ana ve babasına destek olacağı varsayılmaktadır. Ancak ileriki yaşlarda çocuğun büyüyerek evleneceği ve en az iki çocuğunun olacağı gelirinin bir kısmını ana ve babasına da ayıracağı varsayılır. Bu şartlarda çocuğun gelir elde etmesi ile birlikte evleninceye kadar gelirinin yarısını kendisine ayıracağı yarısını da ana ve babası ile paylaşacağı varsayılması hayatın olağan akışına uygun düşecektir. Ancak çocuk yaşasa idi ileriki yıllarda evlenecektir. Evlenmesi ile birlikte pay esasına göre 2 pay desteğe ayrılacak, 2 pay eşe, birer pay ana ve babaya verilecektir. Destek, ileriki yıllarda evlenmesi ile birlikte bir süre sonra ilk çocuğu ve yine bir süre sonra ikinci çocuğu olacağı varsayılır. Bu nedenle çocukların olacağı süreler içinde desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer pay ayrılacak ve ana ve babaya da birer pay verilecektir. Bu durumda ana ve babanın payları 1/8 olacaktır.Bu durumda mahkemece, Dairemizin yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda ifade olunan destek payları esas alınmak suretiyle davacıların talep edebileceği tazminat miktarlarının belirlenmesi konusunda, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre ve davalı ...Ş. vekilinin, 27.02.2014 tarihli celsedeki 15.000,00 TL'lik kısım dışında hesaplamaya itirazlarının olmadığı beyanı ile davacılar lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesi gerekirken, destek paylarının hatalı belirlendiği rapordaki hesaplamanın kabulü doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş'ne geri verilmesine 16.1.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.