Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Kamu görevlisinin suçu bildirmemesiHüküm : TCK’nın 279/1-2, 62/1, 50/1-a, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Alacaklı vekili olan avukatın silah çektiğine ilişkin eyleminin resmi belge niteliğindeki haciz tutanağına icra memuru tarafından geçirilmiş olması nedeniyle ayrıca işlem yapılması gerekmediğine inanan ve bu nedenle suç işleme kastı bulunmayan sanığın yasal unsurları itibariyle olmayan müsnet suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,2-Kabul ve uygulamaya göre ise; a)Adli sicil kaydına göre taksirli suça ilişkin mahkumiyetinden dolayı silinme koşulları oluşan sanık hakkında, kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçunda maddi zararın olmadığı da gözetilerek, CMK’nın 231/6. maddesindeki sübjektif koşullar karar yerinde tartışılıp değerlendirmeye tabi tutulmaksızın yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,b)Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında re'sen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK'nın 52/4. maddesi uyarınca ihtarat yapılması,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.