Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2766 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 310 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Yalan tanıklıkHüküm : TCK'nın 270/1-1, 62/1, 50/1.a, 52/4, 50/6. maddeleri uyarınca mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre hükme esas alınan ve kollukta şüpheli sıfatı ile ifadesine başvurulan sanığın beyanının yalan tanıklık suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden, unsurları oluşmayan suçtan beraati yerine yazılı gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi,Kabul ve uygulamaya göre de;1- Hükmün gerekçesinde sanığın eyleminin "yalan tanıklık" suçunu oluşturduğu kabul edilmesine rağmen, hüküm kısmında "suç üstlenme" suçu olarak nitelendirilip uygulama maddesinin de "TCK'nın 270/1-1. cümle" olarak gösterilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki meydana getirilmesi,2- TCK’nın 50/3. maddesinin "uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir" hükmüne göre, fıkranın (a) bendinde belirtilen adli para cezasının, kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım, diğer bentlerinde belirtilenlerin ise tedbir niteliğinde olduğu, TCK 50/6. maddesinde seçenek tedbirlere uyulmaması halinde yapılacak uygulama düzenlemiş olup, infaz aşamasında seçenek yaptırım olan adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde ise anılan fıkraya göre değil 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca uygulama yapılacağı gözetilmeden infazı da kısıtlar biçimde TCK’nın 50/6. maddesi gereğince ihtarat yapılması,3- Kısa süreli 3 ay 10 gün hapis cezası adli para cezasına çevrilirken tam gün karşılığının karar yerinde gösterilmemesi,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 02.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.