Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 878 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12828 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... (.....) Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 107 ve 139 parsel sayılı 3.050,00 ve 957,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı nedeniyle tarla vasfıyla, aynı yer 218 parsel sayılı 15.100,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise aynı nedenle çayır vasfıyla .... adına tespit edilmiş, davalı ...'ın Kadastro Komisyonuna itirazı üzerine çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptaline ve ... adına tescillerine karar verilmiştir. Davacı .... vekili, çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğuna dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında ... mirasçıları davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, temyize konu çekişmeli 107, 139 ve 218 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile 139 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfıyla .... adına tesciline, 107 ve 218 parsel sayılı taşınmazların mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilmiş; hüküm, dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- Dahili davalı ...'ın çekişmeli 139 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün bu parsel yönünden ONANMASINA, 2- Dahili davalı ...'ın çekişmeli 107 ve 218 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, çekişmeli taşınmazların kamu orta malı niteliğinde mera olduğu ve meraların zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazların mera olup olmadığı, değilse zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği konusundadır. Çekişmeli 107 parsel sayılı taşınmazın 3 sınırında tapulama dışı taşlık arazi bulunmakta olup, kuzey batı yönde komşu 115 parsel sayılı taşınmaz ham toprak vasfıyla .... adına tescil edilmiştir. Yine 218 parsel sayılı taşınmazın doğu ve batı yönden komşuları tapulama dışı taşlık arazi olup, kuzeyden komşu 217 parsel tarla vasfıyla ve güneyden komşu 214 parsel ham toprak vasfıyla .... adına tescil edilmiştir. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve zilyetlik tanığı çekişmeli taşınmazların davalılar ve maliki evvellerinin zilyetliğinde olduğunu, taşınmazların mera olmadığını ifade etmişlerdir. Ziraatçi bilirkişinin taşınmazların mera nitelikli komşularıyla bütünlük halinde olduğu ve meradan bozularak edinildiği raporu nedeniyle mahkemece davalı taşınmazların mera niteliğinde olduğu kabul edilmiş, bu nedenle yerel bilirkişi ve tanık sözlerine itibar edilmemiştir. Bir yerin kamu orta malı niteliğinde mera olduğu yetkili merci tarafından düzenlenen tahsis belgesi veya kadim kullanma ile belirlenir. Meralarla ilgili tahsis belgeleri, fermanlar, temliknameler, mahkeme ilamları, hüccet veya vakfiyeler olabileceği gibi 4753 sayılı Yasa'ya göre kurulan toprak komisyonlarınca düzenlenen mera norm kararları da olabilir. Taşınmaz hakkında mera tahsis belgesi yoksa komşu köyden seçilecek yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları marifetiyle taşınmaz başında öncesinin kadim mera olup olmadığı araştırılmalıdır. Mahkemece bu gereğe riayet edilmeden salt ziraat bilirkişinin taşınmazların mera olduğu yönündeki raporu esas alınarak karar verilmesi isabetsizdir. Doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, yansız, yöreyi iyi bilen komşu köy veya kasabalarda ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve uzman teknik bilirkişiler huzuru ile keşif icra olunmalıdır. Taşınmazlar başında icra edilecek keşif sırasında, varsa mera tahsis kaydı ile haritası ve tarafların dayandığı kayıtlar uygulanıp kapsamı belirlenmeli, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin kamu orta malı niteliğinde mera olup olmadığı ve taşınmazlardaki zilyetliğin süresi ve şekli etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tespite ve yargılama sırasında toplanan diğer delillere aykırı sonuca varıldığı takdirde tespit bilirkişileri ile yargılama sırasında dinlenen tüm yerel bilirkişi ve tanıklar arazi başında ve yüzleştirme yapılmak suretiyle dinlenip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, uzman ziraat mühendisinden taşınmazların niteliğini belirtir ayrıntılı rapor alınmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmaksızın karar verilmesi isabetsiz olup, dahili davalı ...'ın temyiz itirazları yerinde açıklanan nedenlerle bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 10.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.